YALANCININ MUMLARI TEZ SÖNÜYOR!
Oturup Cumhurbaşkanı’na faks çekmiş… Tutuklanan Fitneçağ yazarlarına kefilmiş, hepsi de ülkücüymüş…
Ona kimin kefil olduğunu biz biliyoruz ama…
Kendini hala İçişleri Bakanı sanıyor zahir…
Ya da MHP Genel Başkanı!
Büyük ihtimalle AKP’nin kuruluşunda diyar diyar birlikte gezdiği abisinden yoldaşları için ricacı olmuştur…
Ama yardım istediği yoldaşlarının ipliğini yandaş Sabah bir güzel pazara çıkarmış!
Hani “yalancının mumu yatsıya kadar…” derler ya…
*
Ablaları ihraç edilince deliren troller saldırıya geçti.
Bol küfürlü ve iftira dolu…
Önce “Fitneçağ’ın yazarlarını Bahçeli şikâyet etti” bile dediler…
Yaktıkları mum yatsıya dayanmadı…
Derken Ablaları, “Bazı üst kurul delegelerinin sorgulanması”nı, “FETÖ’nün MHP’ye sızma operasyonu kapsamında yeni gözaltı dalgası” diye ilan etti.
Utanmaları falan kalmamıştı, yalan üretim fabrikasına dönüştüler!
Delegenin suçu “değişim istemek”miş!
Mesele, MHP Genel Merkezi’nin 19 Haziran’daki uyduruk kurultayda yapılan usulsüzlükler üzerine Akyurt Cumhuriyet Başsavcılığına yaptığı başvurması ve savcılıkça inceleme başlatılmasından ibaretti. FETÖ ile ilgisi yoktu!
Söz konusu kişiler karakollara gidip imza örnekleri verdi, hepsi bu…
Mum yine ikindiye varmadan söndü!
*
Durmak bilmiyorlardı.
MHP Ankara Milletvekili ve MYK Üyesi Erkan Haberal’ı hedef aldılar…
Onu kendileri gibi devşirme sanmışlardı herhalde…
Trollerden birine “Babanız Demirel’in en yakın adamıydı, siz kalkmış Ülkücülere laf ediyorsunuz. El gelip evdekini kovamaz!” mesajı attırmışlar…
Sanki Ablaları MÇP’nin kurucusuydu da…
Ablanız hangi partinin meşhuuur “sekiz aylık” İçişleri Bakanıydı?
Gaflet işte…
Oysa Haberal, 20 yıldır Bahçeli’nin yanındaydı…
Neyse…
Oturup Twitter’dan açıklama yaptı, onu da Fitneçağ yayınladı, evlere şenlik:
“Ülkücülere söven muhteremler, Sn. Bahçeli'ye söven 'bağzı' muhteremlere cevaplarınızı alalım. 'Salya yalatan' ile 'Apo'nun ceketini astırana' mesela"
Belli ki “ihraç”tan deliye dönmüş, hızını alamamıştı:
"Gene imzasız ihbar mektubuyla bir üst kurul delegemiz karakola çağrıldı. Suçu değişim istemek. Polis "hayvanlar" dememiş".
Oysa Haberal’ın mesajı, Devlet Beyin şu sözünü iletmekten ibaretti:
“Devlet Bahçeli'nin, Ülkücülüğünün zekatından biraz faydalanabilseydiniz, hayvanlar âleminden insanlık dünyasına geçebilirdiniz”
İhraç edilen Ablaları, hıncını alamamış olacak ki, adını anmadan Bahçeli’ye çaf çakmaya da girişti aklı sıra:
“Müptezeller, nesebi gayrı sahih siyasi karakterler, hayvanlar. MHP yöneticilerinin ülkücülere söyledikleri. Nazik üslup.”
Garibim, Bahçeli’nin bu sözleri kime ve ne zaman söylediğini bir bilse…
Onun işi yalan… Onun işi Fitneçağ’da asparagas haber yaptırmak…
17.09.2016 tarihli Fitneçağ’dan habere bakın:
“Akşener: Delegelere gözaltı kumpası başladı”
Derken Cumhuriyet denen gazete bile, Ablanın yalanını yüzüne vuruverdi.
Yalancının mumu öğleye bile varmamıştı!
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.