KİBİR VE TEVAZU
RESULULLAH, "Kalbinde zerre kadar kibir bulunan kimse cennete giremez." buyurdu.
Cenab-ı Hak Ayet-i Kerimlerinde mealen buyuruyor ki; ALLAH kendini beğenen ve her zaman böbürlenen kimseleri sevmez.
Diğer bir ayeti kerimede "İnsanlardan (Kendini büyük görerek) yüzünü çevirme. Yolda şımarık (Çalımla) yürüme. Zira Allah kibir taslayan kendini beğenip övünen hiç kimseyi sevmez."
Kendini beğenme ve kibir, bir nevi hastalık belirtisidir. Bu ya aşağılık duygusu denilen bir saplantının değişik bir biçimde tezahürü yahut da cehaletin aldanmanın bir sonucudur.
Tevazu ise; insanlığın efendiliğin ve gerçekçiliğin alameti, olgunluğun meyvesidir.
Bu sebeple Kuran-ı Kerim de tevazu ve alçak gönüllülük övülmüş, kibir, kendini beğenme ve böbürlenme yerilmiştir.
Nitekim Cenab-ı Hakk, Zümer süresinde onlar için, büyüklük taslayanların yeri cehennem değil midir?
Diğer bir Ayet-i Kerime de; "Büyüklenenlerin, Kibirlenenlerin" yeri ne kötüdür buyurur.
Bir gün Rasülullah, Kalbinde zerre kadar kibir bulunan kimse cennete giremez. Buyurdu. Ashaptan biri, “ya Rasulüllah insan elbisesinin ayakkabısının güzel olmasını sever” dedi. Bunun üzerine Rasulü Ekrem Allah güzeldir güzelliği sever. Kibir ise, Hakkı kabul etmemek ve insanları hor görmektir. Buyurdu. Bu hasisi şerif bize kibir ve tevazuu çok güzel bir şekilde anlatmakta, aynı zaman da tevazuunun, derbederlik, hırpanilik, şahsiyetsizlik şeklinde anlaşılmasını da kat-ı bir lisanla önlemiş bulunmaktadır.
İslam büyüklerinin bu konuda ki öğütleri ne kadar güzel ve manalıdır. Ey insan "Cenab-ı Hak seni topraktan yaratmıştır. Toprak gibi mütevazı ol. Mademki topraktan yaratıldın ateş gibi haris, yakıcı ve inatçı olma. Akıllı ve olgun insan mütevazı olmalıdır.
Müjdeler olsun kibirden kendini koruyup mütevazılığı kendine şiar edinenlere.
Zakir TOPDUR
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.