STRATEJİK İSTİHBARAT VE TÜRK DIŞ POLİTİKASI
Soğuk Savaş’ın başlamasıyla birlikte istihbarat faaliyetleri, o ana gelinceye kadar geldiği noktadan göreceli olarak daha öne çıkmıştır. Bu durum doğal olarak istihbaratın profesyonelleşmesini getirmiştir. Profesyonelleşen istihbarat zamanla akademik bir bilim dalı olarak ortaya çıkmıştır. Stratejik istihbarat kavramı, devletlerin dış politikalarında istihbaratın kullanılması ile ortaya çıkmıştır. Devletlerin dış politikalarındaki başarısı, etkin dış istihbarat seviyesi ile paralel hale gelmiştir.
Günümüzde devletler açısından önem kazanan stratejik istihbarat kavramıyla sentezlenerek izlenebilecek dış politika, ülkelerin uluslararası sistemde etkinliğini arttırmasında büyük öneme sahip olmaktadır.
Türk dış politikasının stratejik istihbarat kavramıyla sentezlenerek oluşturulduğu ve izlendiğini söyleyeceğimiz günlere doğru gitmemiz hepimizin dileğidir. Türk Dış Politikasında stratejik istihbarat kavramının izlerine önümüzdeki dönemlerde, uluslararası sistemde etkin bir konumda olmayı hedefleyen Türkiye Cumhuriyeti için zorunluluktur. Bu çalışmalarda ülkelerin demografik ve dini yapılarının İnsan hakları ve özgürlük analizi öncelikli olarak ortaya çıkacaktır.
Devletimizin bu amacına ulaşabilmesi için, dış politikasında stratejik istihbarat kavramı, içeriği tam doldurularak kullanılmalıdır. Türkiye Cumhuriyeti’nin dış politika anlayışını stratejik istihbarat kavramına verilecek önemle sentezleyerek belirlemesi, ülkemizin halktan - halka iletişime önem vermesi uluslararası sistemde etkin konuma gelmesinde büyük rol oynayacağı gerçeğinden hareket edilmelidir.
Dr. Abdullah BUKSUR
İnsan Hakları Eksperti
(İHAF) İnsan Hakları Avrasya Formu Gn. Sek.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.