CUMHURİYET’TEN BESLENEN AYRIK OTLARI

  Bugün bayram. Türk milletinin millî bayramı... Türk’ü şahlandıran Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün Türk milletine hediye ettiği Cumhuriyet Bayramı... Cumhuriyet fazilet, cumhuriyet demokrasi, cumhuriyet, özgürlük, cumhuriyet halkın kendini yönetmesi, eşitlik, insan hakları, sosyal adalet, çağdaş eğitim, refah ve kalkınma... 91. Yılını kutladığımız Türkiye Cumhuriyeti, Türk’ün son kalesi, son devleti, son vatanı... 75 milyon insanın “millet” olduğu, hürriyetin doğudan batıya, kuzeyden güneye eşit yaşandığı rejim Cumhuriyet... Halkın seçtiklerinin yaptığı anayasa ve kanunlarla yönetilen rejim... Gelin görün ki, 91 yılda 1923’te elde edilenlerin tarumar edildiği, Atatürk Cumhuriyeti ve inkılâplarının yerine köhnemiş Osmanlı yaftasının yapıştırıldığı, yerine Yeni Türkiye ucubesinin ikame edilmeye çalışıldığı günlere geldik... Memlekette ayrık otları türedi, aydınlığı yobazlığın karanlığı perdeliyor, insanın imanını ölçen din ve mezhepçilik turnusolu üretiliyor, Cumhuriyeti kuran “millet”in damarlarına etnik zehir zerk edilip bünyesi çürütülüyor, asırlarca eksik olmayan hain ve nankörler demokrasi kılıfıyla yine sahneye çıkıyor, memleketi yönetenlerin gafleti yine zuhur ediyor, millî çıkarlar şahsî menfaatlere feda ediliyor. “Cumhur”u umursamayıp kibir, güç zehirlenmesi, saltanat, gösteriş, rant hastalığına kapılanlar, halkın yaşadığı her felâketi, her afeti günübirlik tedavi ederek şahsî emellerine alet edenler, insanın iş, aş, mesken hakkını bir çuval kömür ve bir kutu erzakla vicdanlarına sığdıranlar, Cumhuriyet’in esaslarına dinamit koymayı sürdürüyor. Cumhuriyet’in “Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir” ilkesine rağmen, referandumla halkın kabul ettiği kanunları, mahkemeleri, kurumları, iktidar sahipleri ikballeri uğruna değiştirir oldu. “Yürütme, Yasama ve Yargı”yı tek elde toplama hevesleri arttı. Cumhuriyet, “fikir hürriyeti”ydi ama aldığı oyu “millî irade” kabul ederek, aykırı sesleri, kalemleri, sanatçıları, gazete ve televizyonları zapt ü rapt altına alma iştahları kabardı. Cumhuriyet, “ahlâk, namus ve fazilet”ti ama rüşvet ve yolsuzluk bataklığına gömülenler, arsızlığın zirvesinde “yandaş medya”, “yandaş yargı” ve “yandaş polis” yaratacak kadar köreltilmiş vicdanlar yaratıldı. Halkın belli süre için verdiği yetkiyi devamlı sürdürmeye kalkan ihtiras, ne kendisinin görebildiği, ne de ele geçirdiği süflî medyanın halka gösterebildiği ihanet ve nankörlüğün ateşine benzin taşıyor. Siyasî ikballer uğruna bölücülük ve yobazlık, “özgürlük” naraları atıyor. Türkiye Cumhuriyeti’nin mümtaz vatan köşelerinde hain ve nankörler, kahraman Mehmetçiğe, polise, öğretmene kurşun sıkıyor, özerklik ilan edip, taşeron paçavralarını bayrak diye çekiyor. 91 yılda geldiğimiz nokta, gönderdeki şanlı bayrağımızın indirilmesi, içinde palazlandıkları Cumhuriyeti hediye eden Atatürk’ün heykellerinin yıkılması mı olacaktı? 91 yıllık Cumhuriyetin bütün geleneklerini yerle bir ettiler. İhtiras ve güç gösterisinin son işareti “ak saray” dedikleri fakir milletin ihtişamlı zengin sarayında verilecek “Cumhuriyet Resepsiyonu”... Çankaya, hanedanına kasvetli gelebilir, Atatürk’ün ve Cumhuriyet’in anıları onları boğabilir ama 91 yıllık gelenekten vazgeçilmemeli, mutlaka Çankaya’da verilmeliydi. “Milletin saltanat ve hâkimiyet makamı (ak saraylar değil), yalnız ve ancak Türkiye Büyük Millet Meclisi’dir!” Birkaç ay önce Soma’da yüzlerce kömür karasına bulanmış canımız toprağa verilmişken... Daha dün milletin kahraman evlatları sokak ortasında kahpece şehit edilmişken... Karaman’da onca işçi yeraltında “ranta rehin” alındı diye “cumhur”un gözünü cumhuriyet eğlencelerini iptal ederek boyayanlar, şu ak saraydaki gösteriş resepsiyonunu da niye iptal etmedi? Türkiye Cumhuriyeti’ni hedef alanların hevesi kursağında kalacaktır. Yedi düveli denize dökmüş bu milletin sabrı tükendiği gün, içimizdeki ayrık otlarını da kökünden söküp atmayı çok iyi bilir. Çünkü “Hükümetlerin icraatı menfi olup da millet itiraz etmez ve iktidarı düşürmezse bütün kusur ve kabahatlere katılmış demektir.”   Mustafa ÖNDER [email protected]  

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Mustafa ÖNDER Arşivi
SON YAZILAR