TÜRK MİLLETİNİ KABİLE SANIYORLAR
Atatürk, “Benim hayatta yegâne fahrim, servetim Türklükten başka bir şey değildir” diye hep Türk olmakla ve Türk milleti ile gurur duyardı.
“Türkiye Cumhuriyeti’ni kuran halka Türk milleti denir” diyordu. Anadolu’da küllerinden doğan Türk milletinin devletiydi; 1921, 1924, 1961 ve 1982 Anayasalarında “kurucu unsur”du, egemenlik kayıtsız şartsız Türk milletinindi.
Bunların böyle bir derdi yok, Osmanlı ile övünüyorlar, sahte bir ümmetçiliğe soyunmuşlar. Oysa Osmanlı, bir Türk beyliğinin adıydı ve Osmanlıca da Arap alfabeli Türkçe idi!
Milleti aldatarak yüzde 49,5’u alanlar, ürküten bir ihtirasla sistem değişikliğine koşuyor şimdi. Sistem değişikliği için “yeni anayasa” kılıfı da hazır. Saray böyle istiyor, gerisi teferruat…
Doğuda Kürtçü, Batıda milliyetçi kesildiler, durup dururken hortlatılan terör ve bölücülere verilen tavizler sonucu akan kanı durdurmayı bile milliyetçilik saydılar. Sanki milleti 36 parçaya bölen, Çingeneye, Kürde, Laza, Çerkeze, Zazaya, Ruma, Yahudiye, Ermeniye kontenjan ayıran başkasıydı?
AKP’nin vesayetçi genel başkanı, Afyon’da coştu, hamasi ve çoğu “-dık’lı, duk’lu, -cağız, -ceğiz”li ve hala MHP’nin koalisyona yanaşmadığı gibi yalanları da katarak nutuk çekti.
Rüşvete batmış 4 bakanı istifa ettirip yargılatmayan Davutoğlu, “Siyasi etik ve erdem kurulu”ndan bahsetti, “Bu davayı şahsi çıkarları için kullananlara izin vermeyeceğiz” dedi, bunu söylediği gün basında dağıtılan kömürlerle ilgili yolsuzluk haberi zirvedeydi!
Onca sözün tek doğrusu, “14 yılda büyük bir zihniyet devrimini gerçekleştirdik” lafıydı, gerçekten “çalıyor ama çalıyorlar” ve “yolsuzluk, hırsızlık değildir” devrimi yapılmıştı!
Uzun nutukta bir kere “Türk milleti” de be adam, bir kere “resmi dilimiz Türkçe” de!
Demedi, onun da alerjisi var Türk’e ve Türkçe’ye…
Zaten Türk ırkı diye bir şey yok diyorlardı, Türklüğü anayasadan sileceğiz diyorlardı, 92 yıllık Türkiye Cumhuriyeti’ne de “reklam arası” demişlerdi, “Türkçe ilim dili değil” iftirası vardı.
Medeniyet, bilim, teknoloji ve akıldan döndüler, AB yolundan çark edip Osmanlıcılık hevesine kapıldılar.
Oy uğruna göz yumdukları PKK’nin kurtarılmış bölge ilan etmesine, silahlanıp eleman teminine, belediyelerin lojistik üssü olmasına engel olmak için kan akıyor şimdi. Alavere dalavereli Büyükşehir Kanununun zehirli meyvelerini alıyorlar.
Ama başkanlık hırsını yenemeyen ağabeyleri, bir zamanlar “Eyalet yapılanmaları o güçlü ülkelerde çok daha süratle kalkınmayı getiriyor. Osmanlı'ya baktığımız zaman Lazistan eyaleti, Kürdistan eyaleti var. Güçlü Türkiye asla eyalet sisteminden korkmamalıdır. Siz eyalet sisteminde de üniter yapıyı muhafaza edebilirsiniz. Belediye başkanlarını seçiyoruz da valileri niye halk seçmesin?” diyordu.
Davutoğlu, pek sevdikleri Kürtçülere kaptırmış Hakkâri, Şırnak ve Tunceli’yi…
Afyon’da aslan kesiliyor. “Hiçbir senaryo milletle aramıza giremeyecek” diyor, diyor da yeni anayasadan “Türk vatandaşlığı” tabirini çıkarmaya hazırlandıklarına göre, “millet”le neyi kastediyor?
14 yıldır iktidarda yeterli çoğunluğa sahipti, menfaati dışındaki hangi anayasa maddesini değiştirdi; YÖK’ü kalktı mı, Siyasi Partiler ve Seçim Kanunu değişti mi? Hayır! Ama 657’yi değiştirme, anayasa yapma peşinde.
Afyon’da beyin yıkamaya devam: “Yeni dönemde en önemli hedef yeni anayasa… Yeni anayasa Türkiye’nin meselesidir”.
Ve partililere diyor ki: “Yeni anayasa hangi temelde inşa edilecek, nasıl bir ülke olmak istiyoruz?” Bu soru, kafalarındaki anayasanın anahtarı… Cumhuriyet ve Atatürk inkılâplarını yok etmek, yeni bir zihniyet üretip ümmetçi, eyaletli Başkanlığa geçmek…
Yeni bir devlet, yeni bir rejim, yeni bir sun’i millet yaratmak, Atatürk’ün yerine hayal ettikleri “kurucu lider” olmak istiyorlar.
İkiyüzlülükle, sanki yeni anayasayı sadece başkanlık için çıkarmaya çalışmıyormuş gibi “muhalefetin konuyu sadece başkanlık tartışması ekseninde polemik konusu yapmasına üzülüyorum” diyebiliyorlar!
Bunlar Türk milletini Araplar gibi milli bilinçten ırak, bedevi kabilesi sanıyorlar, yeni bir şuur, yeni bir kimlik verdikleri anayasa ile hep aldanıp aldattıkları bir mechule sürüklüyorlar Türk milletini…
“Millet olma bilincimizi yükseltmek ve geleceğe taşımak için ayrıştırıcı ve dışlayıcı bütün kanalları toplumumuzdan silmek için yeni bir anayasa”ya ihtiyaç varmış!
Türk milleti beş bin yıldır, “millet” bilincinde, “hürriyet, vatan, bayrak, bağımsızlık bilinci”nde yegâne millettir.
O kastettikleri “millet”in adı şimdilik belli değil, ürkütmemek için söylemiyorlar. “Türkiye milleti” mi diyecekler, “Anadolu” ve “Mezopotamya halkları” mı diyecekler, göreceğiz!
Çok sevdikleri Suudlar gibi bizi kabile sanan bu kafa, bu devleti ve aziz Türk milletini daha hangi bela ve musibetlere, hangi stratejik çukurlara sürüklüyor acaba?
Mustafa ÖNDER
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.