Değişim hareketi öncülerinin algı oyunları!
En son kaleme aldığım "MHP'deki Değişim hareketinin öncüleri!" başlıklı köşe yazımda aynen şöyle demiştim; "Ülkücüler duygusaldır. Kendi sorunlarını ve iç meselelerini çözecek iradeye ve birikime sahiptirler. Ülkücüler sükunetini korur ve olaylara sabır ile yaklaşır. Ancak görülmektedir ki, ülkücülerin sabır ile hareket etmesini istemeyen ve sükunetin bozulması için uğraş veren "Değişim hareketi" ortaya çıktı. Neymiş efendim, MHP'de değişim şartmış." Ardından MHP'deki Değişim hareketinin öncülerine özetle değindik.
Bugünkü kaleme aldığımız köşe yazımızda ise MHP'deki değişim hareketinin yürüttüğü algı oyunlarına değinelim istedik.
Ülkücülerin sabır ile hareket etmesini istemeyen ve sükunetin bozulması için uğraş veren Değişim hareketi, hazırladığı algı oyunları ile zihinleri bulandırmak, Milliyetçi ülkücüleri hakareti yıpratmak, geleneklerinden saptırmak ve ülke gündeminden uzaklaştırılmak istenmektedir.
Değişim hareketinin üzerinde durduğu en önemli 3konu vardır ve bu 3 konu üzerinden ciddi derecede algı operasyonu yapılmaktadır. Nedir bunlar?
MHP'de antidemokratik buldukları tüzüğün 63. maddesi
MHP genel merkezi bizi mahkemeye zorladıdenilmesi
Olağanüstü Kurultay istenilmesi
Sözde antidemokratik buldukları MHP tüzüğünün 63. maddesinden başlayalım!
1 Kasım 2015 genel seçimlerinden sonra ortaya çıkan Değişim hareketi'nin öncüleri MHP'nin tüzüğündeki 63. Madde'yi antidemokratik bulduklarını söylemekteler.
Değişim hareketi'nin öncülerine sormak lazım; MHP'nin 21 Mart 2015 tarihindeki 11. Olağan Büyük Kurultayında antidemokratik bulduğunuz tüzüğün 63. maddesini değiştirilmesi yönünde neden bir girişimde bulunmadınız? Tüzüğümüzün 63. maddesi o dönem demokratiktide, şimdi mi antidemokratik olduğu aklınıza geldi? Hatta Sinan Oğan, Meral Akşener ve Koray Aydın o dönem MHP Milletvekili idiler.
Yoksa ses çıkarmamalarındaki sebep Milletvekili olmalarındanmı kaynaklanmıştır? Yoksa şimdi ortaya çıkıp antidemokratik buldukları tüzükteki 63. maddenin değiştirilmeli dediklerinin nedeni Milletvekili adayı yapılmadıklarından veya genel seçimlerinde Milletvekili seçilemediklerinden dolayımıdır?
Bir diğer önemli husus ise ''bizi mahkemeye gitmeye zorladılar'' denilmesidir!
Değişim hareketinin öncüleri ''Ya Olağanüstü Kurultaya gidersiniz, yada konuyu mahkemeye taşırız'' diyerek MHP Genel Merkezine bir dayatmada bulunmuşlardır. Bu densizliğe kayıtsız kalınmayacağını Milliyetçi Ülkücü hareket çok iyi bilmektedir.
Kaldı ki, MHP 8-9-10 Ocak 2015 tarihlerinde Ankara Kızılcahamam'da kampa girmiş, Sayın Devlet Bahçeli'nin liderliğinde Merkez Yönetim Kurulu üyeleri, Milletvekilleri ve Merkez Disiplin Kurulu üyeleri ile geniş kapsamlı istişareler yapılmıştır. Yapılan bu istişareler sonucunda parti içi meselelerde ele anmış, bir karara varılmış ve denilmiştir ki; MHP'nin 12. Olağan Büyük Kurultayı 18 Mart 2018 tarihinde!
MHP'nin 12. Olağan Büyük Kurultay süreci 9 Ekim 2016 tarihinde ilçe kongreleri ile başlayacaktır. 30 Nisan 2017 tarihine kadar sürecek olan ilçe kongreleri, devamında 5 Haziran 2017 – 5 Kasım 2017 tarihleri arasında İl kongreleri ve ardından 18 Mart 2018 tarihinde ise MHP 12. Olağan Büyük Kurultayı gerçekleşecektir.
Geniş bir sürece yayılan 12. Olağan Büyük Kurultay'ını sabır ile beklemek yerine, Milliyetçi ülkücü hareketin geleneğinde olmayan Olağanüstü Kurultay için direten Değişim hareketi mahkemeye gitmeyi tercih etmişlerdir. Yasal hakları olmakla birlikte Milliyetçi Ülkücü hareketi düşürdükleri kaotik ortamında baş sorumlulularıdır. Demek ki neymiş, MHP Genel Merkezi mahkemeyi işaret etmemiş, Değişim hareketi mahkemeye başvurmyayı TERCİH ETMİŞTİR!
MHP geleneğinde olmayan Olağanüstü Kurultay konusuna gelelim!
8-9 Şubat 1969 tarihinde kurulan ve Türk siyasetinde (MÇP dahil) 47 yılını geride bırakan MHP, siyasi arenada fikri ve kendine has dünya görüşü çerçevesinde mücadelesini sürdürmektedir. MHP kendine has gelenek ve töresine uygun olarak mücadelesini vermektedir. Değişim hareketi ve öncüleri tutturmuş bir Olağanüstü Kurultay türküsü gidiyor.
Olağanüstü Kurultaylar kopuklukara zemin hazırlar ve iç tartışmaları körükler. Dolayısı ile Olağanüstü Kurultaylar sıradan siyasi partilerde uygulanır. MHP fikri bir hareket olduğunu dikkate alırsak, gelenek ve töremizde Olağanüstü Kurultay yoktur ve olmamalıdır.
Hiç mi olmamıştır diye sorarsanız, tabi ki olmuştur ama keyfi değil zaruri bir hal aldığı için olmuştur.
Birinci Olağanüstü Kurultay 19 Nisan 1987 tarihinde gerçekleşmiş, o dönem siyasi yasaklı olan Başbuğ Alparslan Türkeş, Ülkücü kadroların yetiştirilmesinde önemli görevler üstlenmiş olan Devlet Bahçeli beyi partiye davet etmiştir. 17 Nisan 1987 tarihinde Akademik kariyerini bir kenara koyup Üniversite öğretim üyeliğinden istifa eden Devlet Bahçeli, 19 Nisan 1987 tarihinde Milliyetçi Çalışma Partisi (MÇP) 1. Olağanüstü Kurltayında Genel Sekreterlik görevine getirilmiştir. 12 Eylül 1980 dabresi sonra Milliyetçi Ülkücü hareket bir kez daha silkinmiş ve şahlanış dönemine girmiştir.
İkinci Olağanüstü Kurultay ise 4 Ekim 1987 tarihinde yapılmıştır. 6 Eylül 1987 Referandumunda siyasi yasakların kalkması ile Başbuğ Alparslan Türkeş 20 Eylül 1987 tarihinde törenle MÇP'ye katılır ve 4 Ekim 1987 tarihinde yapılan MÇP 2. Olağanüstü Kurultayında ittifakla parti Genel Başkanlığına seçilir. Devlet Bahçeli bey ise tekrar Genel Sekreterlik görevine getirilir.
Üçüncü Olağanüstü Kurultay ise 24 Ocak 1993 tarihinde yapılmıştır ve yapılan 3. Olağanüstü Kurultay ile MÇP adının tekrar MHP olarak değiştirilmesine karar verilmiş ve ablemi yeniden Üç Hilal olmuştur.
Dördüncü Olağanüstü Kurultay ise 6 Temmuz 1997 tarihinde yapılmıştır. 4 Nisan 1997 tarihi gerek Türk dünyasının, gerekse Milliyetçi Ülkücü hareketin kara günüdür çünkü Başbuğ Alparslan Türkeş hakka yürüdüğü gündür. Dolayısı ile 6 Temmuz 1997 tarihinde 4. Olağanüstü Kurultay yapılmış ve MHP'nin lideri Devlet Bahçeli bey olmuştur.
47 yıllık MHP tarihinde sadece 4 kez Olağanüstü Kurultay gerçekleşmiş, bunun dışında Olağanüstü Kurultay'lar yapılmamıştır. Deminde belirttiğim gibi keyfilikten değil, zaruri bir hal aldığı için yapılmıştır. Milliyetçi Ülkücü hareketin gelenek ve töresinde olmayan Olağanüstü Kurultay anlayışını inşa etmek demek, MHP'yi sıradanlaştırmak ve iç tartışmalar ile yıpranıp düşüşüne sebep olmak demektir.
Sabır ile hareket eden refaha, sabırsız hareket eden ise felakete sebep olur. Olağanüstü Kurultay tartışmaları ile Milliyetçi Ülkücü hareketi sonu belli olmayan maceralara sürüklemeye kimsenin hakkı olmadığını düşünüyorum.
Gelin sabır ve sükutenimizi koruyalım. Gelin birlik, beraberlik ve dirlik içinde 18 Mart 2018 tarihinde 12. Olağan Büyük Kurultayımızı gerçekleştirelim!
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.