BUGÜN TÜRK SİYASETİNİN KİLİT PARTİSİ MHP'DİR...

Ülkücülük her şeyden önce bir şeref ve hasiyet mücadelesidir. Ülkücü; haysiyet meselesini MHP'de sürdürür. Ülkücülük; çiledir, çabadır, çalışmadır, heyecandır, inançtır, sevdadır, şuurdur, sabırdır.

Zor yola kolay insanlarla çıkılmaz. Bazı insanlar vardır, dünyanın dönüş hızına, yetişemeyecek kadar dönektir.

Türkiye'nin MHP'ye ihtiyacı vardır. MHP Türk milletinin mecburi istikametidir. Tek yolu, tek yönüdür. Aklı başında olan herkes biliyor ki, bugün Türk siyasetinin kilit partisi MHP'dir.

Öncelikle bilinmesi gerekir ki, ülkücünün yeri ve partisi MHP'dir. Türk milliyetçiliği ve ülkücülük MHP'nin tekelindedir. Çünkü Türk milliyetçiliğinin mücadelesini ülkücülüğün fikriyatını ortaya koyan MHP'dir.

MHP Türkiye için büyük ve bulunmaz bir şanstır. Genel Başkan Sayın Devlet Bahçeli'nin değerlendirmelerinin her biri tutarlılığın, samimiyetin dürüstlüğün ve ilkenin numuneleridir.

MHP ve Lideri Devlet Bahçeli, şer odaklarının kokuşmuş oyunlarını bozması için Ülkücü Türk Milliyetçileri MHP ve Lideri Devlet Bahçeli etrafında sımsıkı kenetlenerek üstesinden gelecektir.

Merhum Başbuğ Alparslan Türkeş'in, anlam dolu şu sözünü hatırlatmak isterim. Diyor ki; "Sandıktan Bize Tek Bir Oy Dahi Çıkmasa, İnsaniyetçilikten, Türkçülükten Asla Vazgeçmeyiz. Biz Politikacı Değil, Bir Davanın Takipçileriyiz!"

Merhum Başbuğ Alparslan Türkeş'in, bir diğer anlam dolu sözü de şudur; "Ne Sızlanıp Duruyorsunuz? Biz, Her Zaman Kârlıyız. Eğer Allah Nasip Eder de İktidara Gelirsek Milletimiz Kâr Eder. Çünkü Onları Kalkındırır, Güçlendiririz. Eğer İktidara Gelmezsek, Allah'ın Rızası İçin Çalışıyoruz, Öbür Dünyada Kârlıyız. Asla Üzülmeyiniz."

MHP'nin Bilge Lideri Devlet Bahçeli'nin de dediği gibi; "Mücadelemizi Bir Kaç Gazete Beğensin, Üç-beş Yazar-çizer Övsün Diye Yapmıyoruz. Allah Bilsin, Millet Görsün Yeter. Gerisi Teneke Gürültüsüdür."

12 Eylül zindanlarıyla, ihtilalin tanklarıyla ve idam sehpalarıyla sınanmış çelikten ruhların, bir seçim neticesinde buhrana girip bozguna uğramasının zevkini kimseye tattırmamak icap eder.

Uzun ve çileli bir yol olan Ülkü Yolunun cesur yolcuları, bu uzun ve meşakkatli yolda karşı karşıya gelmemeli, sırt sırta vermelidir. Bir bozgun sonrası, silahlarını döndürüp, Başkomutanı hedef alanlarla hangi taşlı dikenli, zor yolculuklar yapabilir.

Zakir TERCAN