Memleketimiz ciddi manada saldırı altındadır. Ama yöneticiler milli değerlere önem vermediklerinden dolayı, sırtımız yerden kalkmıyor.

Bu hükümet, PKK'yı ciddi manada şımartmış, taviz vermiş, masa kurmuş, masada bir araya gelmiş, PKK temsilcileriyle el ele, gönül gönüle olmuştur.

AKP, PKK ile masa kurulmasının ağır sonuçlarını yaşayacağımız her yönüyle anlaşılıyordu. Tüm uyarılara rağmen AKP bildiği yoldan şaşmadı.

AKP, kimseyi dinlemediği gibi, yanlış yolda yürümeyi devam ettirmiş, Memleketin başına telafisi mümkün olmayan belalar açmıştır.

Ne yazık ki, bu terör örgütüyle mücadelede yapayalnız kalmış durumdayız. Sinsice kuyumuzu kazan devletler PKK'ya her türlü yardımı yapıyor!

Bırakın mücadele edilmesini, PKK uluslararası alanda açık şekilde destek bulmaktadır. Peki, bunlara zamanında zemin hazırlayan kim? AKP!

PKK'nın bu kadar ileriye gitmesinin sebebi de AKP'nin ileriyi göremeyen yöneticilerinden kaynaklanmaktadır. Çünkü ufukları dar ve korkaktır.

PKK terör örgütüne el uzatılmaz, çünkü bunların eli kirli, lekelidir. Şehitlerimizin kanı PKK'yı hem bu dünyada hem de öbür dünyada boğacaktır.

Çözülme sürecinde PKK bomba yığıp, silah depoladılar ve şehirlerde yapılanmalarını tamamladılar. AKP her şeyi bildiği halde ses çıkarmadı!

ABD'nin bütün itirazlarımıza rağmen PKK ve PYD ile ilgili politikalarında bir değişiklik olmadığını ve olmayacağının anlamı budur.

Ve ne acıdır ki, bu destek ve yardımlar bugün de PKK terör örgütüne Avrupa Ülkeleri tarafından aynen devam etmektedir.

PYD aynı zamanda PKK demek olduğuna göre, ABD'den yapılan yardım ve desteklerin nereye gittiği kendiliğinden ortaya çıkmaktadır.

Temmuz ayında, Mardin ve Van'da patlayan tonlarca bombanın nereden geldiği herkesin malumudur. Bombaların tamamı ABD ve RUSYA yapımı olduğu bellidir.

İçeride çözdüler, dışarıda teslim oldular. Gerisi kendiliğinden geldi. Olan vatan evlatlarına, ağlayan analara, sönen ümitlere oluyor.

Hadi şimdi insaf ve vicdan sahibi birisi çıkıp, bu akan kanda kimin sorumluluğu olduğunu mertçe açıklasın ve gereğini yapsın da görelim.

Şu bir gerçektir ki, vatanı sevmek aşktır, sevdadır, imandır! Çünkü vatanı sevmek imandandır. Unutulmasın ki, vatanımız sahipsiz değildir!

Zakir TOPDUR