ACI BİR TECRÜBE ALAYINA DERS 19 HAZİRAN

 

Yıllardır genel merkez yetkisiyle görev yapanlar, kalemini salladığında kafaları yere eğdirdiniz. Şimdi de genel merkezin karşısına cemaat destekli, iktidar destekli, Lidere hakaretlerle dolu bir vaziyette ortaya çıktılar, arkalarında genel merkezin desteği olmadığı için, genel merkeze, Lidere kalem değil, kılıç salladılar, dilleriyle savaştılar.

İşte bu zihni yapı 19 Haziran'da, genel başkanlığa aday ekiplerle birlikte Ankara dışında kongreyi toplayıp tüzüğün bir maddesini değiştirmek amaçlı toplandılar; ama 13 maddesini değiştirdiler. Whatsappla iş yapmaya kalkanlar, kameraların kayıtta olduğunu unuttular.

Ne siyasi partiler kanunundan, ne dernekler kanunundan habersiz olan başkan adayları, danışmanları ve her şeyi çok iyi bilen avukatları ve Ülkü devi geçinenler fena halde kayaya tosladılar. Hatta ileri giden çokbilmişler MHP'nin büyük bir kurulla Adana'da kurulduğunu ileri sürdüler; ancak bu adamlar siyasi partiler kanunun 1983 yılında değiştiğini bilmeden konuştular, durdular. 1969 nire 2016 nire diye hiç düşünmeden laf söylediler, haklılıklarını ispat etmek için. Ne yazık ki boş konuştular.

19 Haziran kitap olacak hikâyesiyle sivil sahtekârlıklarla dolu darbe girişiminin hüsranla dolu, bir kitap olacak türden, öncesi ve sonrasıyla ibretlik bir mizansen, tiyatro oyunu gibidir. Ve inanın komik denecek gibi olaylarla süslü güzel bir hikâye kitabı olacak düzeydedir. Bir cümleden bir kitaptan söz edenler, bir gece ve bir günden kitap çıkabileceğini düşünmemişlerdir.

Bu kitabın, başrol oyuncuları, konuya bilerek dâhil edilen politik bezirgânlar, olaya tercih gözüyle bakan delegasyon, iktidar iktidar diye diye iktidar aşkıyla yola dökülmeye çalışılan insanlar… Kim bilir belki bu hikâyeyi yazmak bize nasip olur.

Anlatılanlar, yaşananlar o kadar ilginç ki… Sıkıntılar, baskılar, dayatmalar, 18 Haziran gecesi otellerde başlıyor. İmzalar tamamlanmaya çalışılıyor. Buralarda yaşananlar 'güler misin ağlar mısın' düzeyinde. Kongre için bulunan whatsapp noter Divan'da görevli olan belediye başkanının yakını, divan takdim edilirken, bakıyorlar belediye başkanı yok. Nedeni? Adam kalkmış çıkan olayları yatıştırmaya gitmiş, getirdiği whatsapp'tan iş tutan kıyakçı noter dayak yemiş. Adam da divanı terk etmiş. Tabii bunlar hep duyum, rivayet.

Daha ne rezillikler, kongre olabilmesi için yeter sayı 809 olması gerekirken, çağrı heyetine göre 752, Noterden yapılan açıklamaya göre 657, sonra işler değişince noterin televizyonda gerçek ifşasına göre 330 delegeyle kongrenin açılması. Fazladan imzaların, o salonda olmayan kişilerin imzalarını listede bulunması, whatsapptan gelen kimlik görüntüleriyle işlem tamam denmesi işlerine kolay geldi, eh ne de olsa bütün cihan onlardan ya, oyun büyük ya, destekçileri o kadar çok ya, yaptıklarınızın, kumpasların adalet olarak algılanacağını sandınız. Nasıl olsa algı operasyonunuz da tamamdı. Herkes sizin adalet kandırmacalarınıza inanırdı. Gerçekte o iş öyle kolay değildi gardaş!

En baştan dediğimiz gibi Ülkücü irade tecellisiyle, Allah'ın inayetiyle, Lider Bahçeli'nin Tanrı dağları gibi dik durmasıyla oyununuz bozuldu. Allah'ın izniyle de 10 Temmuz kongresiyle bu çirkin gidişata, nokta konacaktır. Ülkücü iradeye kayıtsız kalanlar, Ülkücünün şamarıyla, değerlerinin değiştirilemeyeceğini herkes anlamıştır. Ülkücü iradeye herkes saygı duymak zorundadır. Her ne olursa olsun ilahi adalet Ülkü'nün yanında yer alacaktır.

Mahkeme kararları işlerine gelmeyince Adalet Mülkün Temelidir sözünün duvarlardan silinmesini isteyenler, zahmet buyurmayıp uzmanlaştıkları whatsapptan bu işi yapıversinler.

Ancak ne yaparlarsa yapsınlar, ilahi adalet, bu dünyada ki yargıyı da etkisi altına alacak ve adalet uygulanacaktır. Koskoca MHP'yi Karamürsel sepeti yerine koymaya kalkanlar, yel değirmenlerine savaş açanlar yanıldınız hem de çok.

Allah'ın korumasına mahzar olmuş bu hak davasını bitirmeye, ele geçirmeye topu bir araya gelse de, alayı birlikte hareket etse de başarılı olmayacaklar. Çünkü bu Davanın temelinde can var, dua var, kan var, gözyaşı var, dolayısıyla Davanın başına bunları yaşamamış, tatmamış birinin gelmesi mümkün değildir. Biraz ilahi olacak; ama buna kullar müsaade etse de, Allah asla müsaade etmez. İmanımızca bu böyledir ve böylede olacaktır.

Sağlıcakla kalın!

 

Fikri ATILBAZ

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Fikri ATILBAZ Arşivi
SON YAZILAR