Başımızın Belası CHP

Ortada bir göstermelik bir terör örgütü var. 1980'den beri Türkiye'nin üstüne ağırlıkla düşünmediği, askerinin, polisinin ve vatandaşların sorgusuzca katledildiği gerçek adı ölüm, katliam olan PKK kendini her yerde gösteriyordu ta ki Türkiye'nin uyanması ve Afrin operasyonunu gerçekleştirene kadar. İddialı adımlarla yol alan Türk Devleti gerektiğinde yatıştırıcı olan elinin gerektiğinde çelikten yumruk olan bileğiyle Afrin'e girdi ve orada bulunan teröristlerin ona yardım eden devletlerin çökertilmesini gerçekleştirildi.

İşler sırf orada teröristler tarafında değil, Türkiye'de Türk milletvekili olarak seçilen sonrasında ayrımcılık yapanlar Türkiye Cumhuriyetine karşı üstü kapalı olarak Devlete, Türkiye Cumhuriyetine açıktan saldırmaktadırlar. Bu saldırıyı Türkiye Büyük Millet Meclisinde Milletvekilleri ve eğitim derecesi yüksek üniversitelerimizde öğrenci kılıklı teröristler Türkiye'de istedikleri çığırtkanlığı yapmışlardır.

Üniversitede olup bitenleri, terörü savunarak Türk Askerine işgalci diyen Komünist tohumları ile sözleriyle Selahattin Demirtaş'ın: "Buna alışırsanız iyi olur. Çünkü daha biz başkan Apo'nun heykelini dikeceğiz." Figen Yüksekdağ'ın: "Biz sırtımızı Rojava'ya yaslıyoruz, sırtımızı Kobani'ye yaslıyoruz. Biz sırtımızı YPG-YPJ'ye ve PYD'ye dayıyoruz." Abdullah Zeydan'ın: "PKK, Türkiye'yi ve Ortadoğu'yu güller bahçesine çevirmek için ortaya çıkmış barış ve halk hareketidir. Eğer PKK Türkiye'yi güller bahçesine çevirmek istemeseydi, PKK'nın öyle bir gücü var ki, sizi tükürüğüyle boğar…" diyen vekil sıfatlılar için ana muhalefetin başkanı Kemal Kılıçdaroğlu tutuklanan bu tip milletvekilleri için utanmadan, sıkılmadan haklıymış gibi "Milletvekilleri hangi gerekçeyle hapiste?" diye yüksek bir sesle soru diye sormaktadır. Aklının almadığı bu soruyu iktidara sormaktadır. Geçen hafta yaptığı gurup toplantısında ve Türkiye şu an bu milletvekili sayılan bu izansızları başta Apo ve PKK olmak üzere onlara bağlı olan terör örgütleri için bu ifadeleri kullanan partinin mensupları için başı oluyor da pervasızca bu soruyu iktidara sorabiliyor. Ve dikkat buyurun bu adam aynı zamanda bu partiyle ittifak kurmaya çalışmaktadır.

Sadece bununla kalsa iyi diyelim, ancak; adamlar -ne kadar adam denirse- Boğaziçi Üniversitesinde olay çıkarıp Afrin'de askerimize karşı çıkanları savunan yine bu CHP'liler oldu. Bu terör örgütü yanında hareket eden gençler için yine CHP'liler sahnede görünüyor.

Üniversitede gelişen olaylar için, Türk Silahlı Kuvvetlerinin Afrın'i terör örgütü YPG'nin işgalinden kurtarmasından sonra Boğaziçi Üniversitesinde düzenlenen gösterisinin yankıları sürüyor,

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın sert bir şekilde tepki göstererek 'Meydanı bunlara bırakmayacağız," dedi ve CHP'liler hep bir ağızdan Erdoğan'ın bu tavrını kötülemeye başladılar, hatta bunu yapan öğrencileri savundular. Sezgin Tanrıkulu öğrencilerin yaptığının savaş karşıtlığı olduğunu söyleyerek nerde durduklarını anlatmış oldu "Savaş karşıtlığı temel bir haktır. Savaş karşıtlığı yasaklanamaz. İki farklı grup arasında görüş ayrılığı çıktı. Cumhurbaşkanı'nın talimatıyla öğrenciler gözaltına alınmaya başladı." Şu anlaşılıyor ki bu CHP kafası ters, itici, bir rol üstlenmiş terörist milletvekillerini savunduğu gibi terörist öğrencileri de yaptıkları faşizan baskıdan dolayı korumuştur.

Sağlıcakla kalın!

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Fikri ATILBAZ Arşivi
SON YAZILAR