HAREKETİN SİNİRLERİNİ ALDINIZ
Eleştirince kızıyorsunuz, sitem ediyorsunuz, hakaret ediyorsunuz, bozgunculukla suçluyorsunuz, hatta AKPye hizmet ettiğimizi dile getirmekten bile çekinmiyorsunuz.
Biz aslında bu taktiği biliyoruz. Kendi başarısızlığınız
Devletin bütün kurumlarının ve medyanın RTEnin elinde olduğunu söylediğinizi duyar gibiyiz.
Sözde çözüm sürecinin akil insanları Anadolu yollarını düştüklerinde, sözde çözüm sürecine karşı dokuz miting ile bizleri miting alanlarına doldurduğunuz da devlet kurumları elinizde miydi, medya elinizde miydi? Hayır! Yine aynı durum söz konusuydu. Fakat siz MHP’nin tepkisinin sözde çözüm sürecini frenleteceğini biliyordunuz ve gereğini yaptınız. Biz de hem alkışladık, hem de yollara düştük. Şehir şehir mitingleri kovaladık, hem de adam başı 100 TL almadan kendi ailemizin rızkından vererek…
Demek oluyor ki, siz de algı yönetiminden haberdarsınız, demek oluyor ki, safların sıklaştırılması ile siyasi netice alındığının farkındasınız.
O halde bu taktiğinizi 13 senedir AKP ve RTE karşısında niye devamlı uygulayamadınız? Oysa RTE devamlı ve kesintisiz meydanlarda ve halkın karşısında değil mi?
***
Biz sizden o doldurduğunuz koltukları istemiyoruz, dolduramadığınız koltukları istiyoruz. Şahsımız adına da istemiyoruz. Bırakın hak eden gelsin ve makamların içini doldursun diye istiyoruz.
İktidar partisi 9 seçimdir sizin tabanınıza oynuyor ve devamlı netice alıyor. Siz niye AKP’nin tabanına oynayamıyorsunuz
Parti okulunuz var. Heybetli törenlerle buradan ülküdaşlarımızı mezun edip sertifika veriyorsunuz.
Ne güzel! Alkışlıyoruz.
Bu parti okullarından mezun olanların içinde kaç tane iyi hatip bulup karşımıza çıkardınız?
Kaç tane seminer düzenlediniz?
Kaç tane evi ziyarete gittiniz?
Kaç sempozyum organize ettiniz?
Ülkü ocaklarını omuzu düşüklerden temizlediniz.
Eyvallah! Alkışladık.
Ülkü ocaklarında yetişen ülkü erlerinin komşularımızın evlatlarını etkisi altına aldığı örneklere neden çok az rastlıyoruz, acaba?
Devlet memuru olduğumuz halde, üstümüze gelebileceklerin
Ülkücü camianın onbinlerce eğitimcisi alana inmeye hazır, sizden hareket bekliyorken kaç eğitimciden ocaklarda yararlandınız?
Sorduğumuz sorulara belki yerel bazda sınırlı sayıda örnek verilebilir. Ama sonuç değişmez.
Ülkücü hareketi atıl vaziyete getirdiniz. Oysa biz rahmetli Başbuğ döneminde seminerden seminere sohbetten sohbete koşuyorduk.
Siz hareketin sinirlerini aldınız, hissizleştirdini
Sayın teşkilatlardan sorumlu şefkatlü sultanımızın da içinde bulunduğu yer kaplayıcı unsurlar biliyorsunuz ama biz yine de söyleyelim;
Siyaset boşluk kaldırmaz!
Siyasi tabanınızda boşluk bırakmayacaksını
Aksi halde bakın Türkiye elden gidiyor!
Bunda sizin de vebaliniz var.
Halil Konuşkan
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.