KUMPAS FİLMİ VİZYONDA
Kumpası ortada bıraktılar...
Kimse benim demiyor...
Halbuki anası beli, babası belli...
Hatta sülalesi belli...
Senaryo, Chatham House...
Yönetmen, FETÖ
Oyuncular:
Kötü Adamlar: CHP'den, Kılıçdaroğlu, Öztrak, Tuncay Özkan, Engin Özkoç, İmamoğlu vs.
İyi Çocuk (Kurban): Muharrem İnce, Erdoğan
Medya ayağı :
Sözcü gazetesi (CHP'nin amiral gemisi), Talat Atilla...
Seyirci :
Kandırılan CHP tabanı...
*
15 Kasım 2019 İmamoğlu Londra'da Chatham House'u ziyaret ediyor...
Hani şu beğenmedikleri ülke yönetimlerini dizayn eden, kraliçeye ve İngiliz İstihbaratına projeler sunan Kraliyet Enstitüsü...
Aynı gün FETÖ firarisi Akın İpek ile görüşmeye çantasız girip, elinde kahverengi bir çanta ile çıktığı söyleniyor...
17 Kasım 2019 Kılıçdaroğlu “CHP'yi yönetmek devleti yönetmekten daha zor” diye abes bir açıklama yaparak planlanan senaryoya alt zemin hazırlanıyor...
19 Kasım 2019 Kılıçdaroğlu grup toplantısında bizim "Amiral gemimiz, Sözcü gazetesi" diyor...
19 Kasım 2019 gecesi Sözcü Gazetesi Başyazarı Rahmi Turan, Türktime haber sitesi sahibi Talat Atilla tarafından telefonla aranıyor...
"9 Kasım 2019'da CHP'li Muharrem İnce Saray'a gitti ve Cumhurbaşkanı Erdoğan ona CHP kötü yönetiliyor, senin genel başkan olman gerekiyor, sana yardım ederim." diyor...
Rahmi Turan, "Bu haber doğru mu?
Atilla, "plakaları bile var" diyor.
O sırada Rahmi Turan'da ne tesadüf sağlık kontrolü için Londra'da...
Talat Atilla kim?
Talat Atilla 2002 yılından beri turktime adlı haber sitesinin sahibi. İmtiyaz sahibi olduğu haber kanalının yanı sıra internetoku adlı haber sitesinin de imtiyaz sahibi. Kılıçdaroğlu'nun Erdoğan'a tazminat ödemek için evini satması hakkında yaptığı haberde Kılıçdaroğlu’nu iyi acındırmış ki, 2018 Aralık ayında ''Özel Haber'' ödülü almıştı...
20 Kasım 2019 Rahmi Turan yazısını Londra’dan Sözcü Gazetesi’ne gönderiyor ve yayımlanıyor...
Veee kıyamet kopuyor...
*
Bence, kumpas senaryosu şu şekilde planlanmıştı...
Yazdıkları senaryo bir tutsaydı...
Muharrem partiden ihraç edilecek, siyaset sahnesinden silinecek...
Ne kadar konuşmaya çalışsa da bir oldu bittiyle tukaka ilan edilecek...
CHP yandaş medyası ve her kanaldaki maymunları “Erdoğan diktatör, Saray bizi dizayn etmeye çalışıyor” yayınlarına başlayacak...
CHP Adalet yürüyüşü başlatacak...
24 saat medyadan pompalanacak haberlerle piyasaya Sarı, Yeşil, Kırmızı yelekli Geziciler sokağa dökülecek...
Adalet yürüyüşü “Erdoğan istifa” yürüyüşlerine evrilecek...
Polis, asker Güneydoğu operasyonlarını ve Suriye'yi ihmal edip sokaklarda asayişe önem verecek...
Bir taşla iki büyük kuş vurulacak, kumpasın neticesi hükümet düşecek, Cumhur İttifakı yıkılacak ve Amerika tarafından belirlenen siyasi bir aktör olayları yatıştıracak...
Bu arada Amerika, Türkiye'de tek resmi muhatabımız İmamoğlu diyecek...
O’nu “Türkiye Cumhuriyeti'nin Devlet Başkanı olarak görüyoruz” diyecek...
Sonra ülkemiz haraç mezat emperyalizmin masasında satışa çıkacaktı...
*
Bu geçtiğimiz hafta aslında ikinci Gezi'nin fitilini ateşlediler...
Ama hazırladıkları bomba ellerinde patladı...
Renkliymiş bomba, kumpasçıların üstleri başları kumpas rengi oldu...
Cumhurbaşkanı, “Doğru çıksın istifa ederim , yalansa Kılıçdaroğlu, sen istifa edecek misin? ” dedi makamını ortaya koydu...
Muharrem açtı ağzını yumdu gözünü...
Hatta partiden ihraç edilen eski Musul konsolosu CHP milletvekili Öztürk Yılmaz Kılıçdaroğlu'nun teröre nasıl destek olduğunu anlattı...
Söyledikleri üç harf, dört sayıdan oluşan plakalar sahte çıktı...
“Türkiye’de henüz üç harf ve dört sayıdan oluşan bir plaka yok” diye hükümet açıklama yaptı...
Faik Öztrak, CHP Basın Sözcüsü mikrofona koştu...
Eveledi geveledi yine "Saray kumpası" dedi...
Yüzüne baktım kızarma yok..
Pişkin bunlar, yalancı iftira baronları...
Gazeteciler soru sordu, cevap soruların cevapları değil...
Muharrem İnce bombaladıkça disiplin sürecini başlatamıyacaklar...
Kılıçdaroğlu intihar etti...
Ya da birileri onu fikirleriyle zehirledi...
İnce’nin çoktandır içinde biriktirdikleri CHP'yi parçalar mı? Yoksa üst makamları gasp etmiş faşist, rantçı ihanet şebekesini temizler mi? Göreceğiz...
Belki de Zülfü Livaneli’nin istediği gibi CHP vakıf olur?
Niyetleri Atatürk’ün partisini el birliğiyle bitirmek...
*
AKP "Bizlik birşey yok, kendi iç meseleleri bizden özür dilesinler, kim Saray kumpası diyorsa O da bu kumpasın içindedir" dedi...
Kumpas ayaklarına dolanınca Muharrem'in ve Erdoğan'ın lehine döndü durum...
Bugün CHP, MYK toplantısı vardı...
Faik Öztrak, “Olayın failini araştırıyoruz” diyeceğine “Bakın bu olay kimin işine yaradı” diyerek okları Erdoğan'ın üzerine çekmeye çalıştı...
Peki bu arada CHP'nin “Amiral Gemisi Sözcü” gazetesini de “Saraycı” ilan edecek misiniz?
Yılmaz Özdil acele davranıp iki gün önce senaryo gereği Kılıçdaroğlu'nu yerin dibine gömdü...
Kılıçdaroğlu yüzünden CHP’nin adeta terör örgütlerinin siyasi uzantısı olduğunu yazdı...
Gerçi Kılıçdaroğlu'nu yerden yere vururken yerine kimi düşündüğünden bahsetmedi...
Elbet gönlünde bir prens yatıyordur...
Bu arada Yılmaz Özdil yazdığı Kılıçdaroğlu'nu gömme yazısını nasıl unutturacak bilmem...
*
CHP tabanı kardeşlerim, içinizdeki FETÖ'cüleri temizlemedikçe siyasetin en çirkin yüzünü devamlı değişik iftiralarla, çamurlarla kendi partinizde göreceksiniz...
Kuvvayı Milliye Ruhu CHP'de 1938 de öldü...
Öyle olmasa her 10 Kasım'da hüzünlenmez müreffeh ülkeler seviyesinde olurduk...
Geç olsada Cumhur İttifakı'nın değerini kıymetini bilin, sizinkilerden hayır yok...
Bu arada bir kaç iyi adam var içinizde onlara sahip çıkın...
Atatürk'e biz milliyetçiler sahip çıktık onu merak etmeyin...
Herşey hakkında fikri olan İmamoğlu kayıp, ilk mikrofonu kim uzatacak ve soru soracak merakla bekliyorum...
Neyse iş başa düştü, kimsenin sahiplenmediği “Kumpas Çocuğunu” bu yazının yönetmeni olarak ben Kılıçdaroğlu'na evlatlık veriyorum...
Nur topu gibi bir oğlunuz oldu gözünüz aydın...
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.