Üzerinde yaşamış olduğumuz Anadolu coğrafyası basit bir toprak parçası değildir. Bu coğrafya medeniyetler, devletler ve milletler mezarlığıdır. Eti, Firig, Sümer, Bizans, Roma, Selçuklu ve Osmanlı gibi nice devletler ve medeniyetler bu topraklar üzerinde kurulmuş ve yine bu topraklar içerisinde tarihin derinliklerine gömülmüşlerdir. Bu tehdit ve tehlike yani devletin bekası, yok olma, yıkılma ve varlığının devam ettirememe tehlikesi bu coğrafyada yaşayan Türkiye Cumhuriyeti Devleti ve Türk Milleti için bu gün de vardır ve tarih boyunca hep var olacaktır.

Bu coğrafyada yaşamak bedel ister, atalarımız canlarını ve kanlarını bedel olarak vererek bu toprakları bize emanet etmişlerdir.  Aynı bedeli ödemeye hazır, çok okuyan, araştıran, çok çalışan ve çok üreten, milli ve manevi değerleri benimseyen ve yaşayan nesiller yetiştiremezsek bizi bu coğrafyada yaşatmazlar. Haçlı Hıristiyanlık zihniyeti bizi önce Avrupa yakasından ardından Anadolu’dan söküp atmak düşüncesinden hiçbir zaman vazgeçmemiştir ve de vazgeçmeyeceklerdir.

Onlar nasıl ki bizi bu coğrafyadan atmak ve yüce dinimiz İslamı yeryüzünden yok etmek istiyorlarsa; bizlerde Allah’ın silm, selam, barış dini olan İslamı yaymak ve bütün insanlığı islamla buluşturmak, kurtarmak;  Müslüman olanı islamlaştırmak, olmayanları İslam dininin güvencesi altına almak ve dünyayı darüsselam barış ve esenlik yurdu haline getirmek, öncelikle ülkemizde  ve dünyada hakka, adalete dayanan bir düzen kurmak için cehd etmeli, gayret göstermeli ve Allah’ın adını yüceltmeliyiz.

Türkiye Cumhuriyeti Devleti dünya üzerinde kurulmuş diğer devletler gibi basit ve sıradan bir devlet değil ve Türk milleti de basit ve sıradan bir millet değildir. Türkiye Cumhuriyeti hem Türk Dünyası’nın hem İslam Dünyası’nın hem de mazlum milletlerin ve insanlığın kutup yıldızı ve umut kaynağıdır. Allah (c.c.) bu millete yüce bir misyon yüklemiş ve görevler vermiştir. Bu millet “Asâkir-i İslam/İslam’ın askerleri”, “Cundullah/Allah’ın Ordusu” ve “ Asâkir-i Mansûre-i Muhammediye/ Hz. Muhammed’in galip gelmiş ordusu’” ve her bir ferdi “Mehmetcik” tir. Milletimizin her bir ferdi hangi etnik kökene mensup olursa olsun bu bilinçle hareket etmeli, bir ve beraber olmalı, dosta güven, düşmana korku salmalıdır.

Allah Kuluna Kâfi Değil Mi?

Ve sen yine denendiğinde
Ve yine kalbin daraldığında
Ve yine bütün kapılar kapandığında
Ve yine ne yapman gerektiğini bilemediğinde
Uzun uzun düşün ve hatırla yaratanını!
"ALLAH kuluna kâfi değil mi?" (Zümer Suresi – 36)