Hürriyet’te Osmaniye ve Oğan yerine Türkoğlu’nun sözcülüğünden sonra...

Ocaktan gelme, hapislerde yatmış Dervişoğlu, Akşener’in “liderliği”ne razı olmuş, onun yerine “Akşener aday” maniplasyonu yaparken...

“Eski” etiketli Ülkücünün biri de yine “şehir efsanesi” haline gelen “Bahçeli MİT’çi” hikâyesiyle yer bulma telaşındayken insanın “He he hatta Hakan Fidan’da ona bağlı!” diyesi geliyor!

Mal bulmuş Mağribi “milliyetçi” Yeniçağ yine Bahçeli’ye birkaç koldan saldırıyor.

Önce Koray Aydın üzerinden denediler, olmadı; şimdi ellerindeki tek mayın Oğan’a çalışıyorlar.

Bu arada kaş yapayım derken göz çıkarmaya devam ediyorlar.

“Adanmış çaresizler” Ülkücü, MHP ise “müzeye çoktan kalkması gereken parti”!

Bu iflah olmaz Bahçeli muhalifi, aynen Ahmet Hakan’ın Türkoğlu röportajını haberleştirmiş: “Osmaniyeliler de bıraksın diyor”muş!

Takan’ın BBP’li Destici üzerinden provokasyonu devam ederken, “milliyetçi aydınlar” etiketli bir “inisiyatif”in açıklamalarını istismar ederek atışa devam!

Şu artık gına gelen “Eski” etiketli Ülkü Ocağı yöneticisi olduğu söylenen birine, “MHP komutanını yitirmiş ordu gibi” lafları ettiriyorlar. Allah söylettirecek ya, adamın sonraki gafları daha doğrusu itirafları enteresan:

“MHP, PKK karşıtı bir hareket şeklinde yorumlanmaktadır.”

“Hiç birimiz Türk milletinin problemleri ile ilgili değiliz.”

Çünkü hepiniz, Bahçeli kalksa da ganimet paylaşsak derdindesiniz!

Gelelim başka “eski”ye...

Cemaatin kucağından Maocuların kucağına gezen başka “eski” ise yine peydahlandı ekranlarda. Onu da koymuşlar gazeteye. Diyor ki cahil Okumuş: “2002’den bu yana AKP mevzilerini Bahçeli kuvvetlendirdi. Devlet Bey artık jübile yapmalı.”

Gazetenin başka bir köşesinde Yavuz Selim yırtınıyor: “Sen bilirsin Bahçeli!” Sonra akla zarar bir laf: “Çiller’in, Ağar’ın has adamı Celal Adan!”

E be birader, genel başkan adayı yapmaya uğraştığınız Akşener kimin adamı?

Madem ki siyaset bayrak yarışıdır, nezaket ve zarafet içinde partide demokrasi mücadelesi yapacaksınız; o inisiyatif, bu platform, bu şöhretli isim etrafında komplo teorileri üretmeyeceksiniz ağalar!

Gelelim İkinci Ahmet’in BBP ve Destici sevdasına...

Gül’ün özel kalem müdürü, üç gündür BBP’li Mustafa Destici’yi konuşturuyor. Nihayet dün baklayı çıkartmış ağzından... Amaç kafa karışıklığı yaratıp Bahçeli’ye bindirmek...

Ama önce meseleye, BBP’ye bir bakalım.

Anlaşılmaz bir İslamcılık saplantısıyla o cemaat senin bu tarikat benim ümmetçiliğe soyunanlar, MÇP ve Başbuğ’u, Ülkücü Hareket’i bırakıp gitmedi mi?

Geriye de işte o yüzde 12’lik “dinsizler(!)” mi kaldı yani? “İman ölçer”leri mi vardı bazılarının? SP veya AKP gibi din tüccarlığının Müslümanlığa yakışan yanı ne?

Geçelim...

Bu MÇP’den ayrılanların İran kontrolünde oldukları ve Özal’ın ayarttığını yazanlar oldu. 1993’te kurulan BBP, 1995’te ANAP’la ittifak yaptı, 2007’de liderini bağımsız seçime soktu, 2009’da şimdi AKP’li seçim hükümetine bakan olan Topçu genel başkandı ama 2011’de istifa edince Destici genel başkan oldu.

BBP, hiçbir seçimde yüzde 1,46’yı geçemedi. 7 Haziran’da SP ile ittifak yaptı, başarılı olmadı. 1 Kasım’da tek başına girdi, yüzde 0,6 oy aldı!

Cumhurbaşkanlığı seçiminde İhsanoğlu’na destek verdi.

Cemaatin eteğine iyi yapıştığı, Gazeteci Baransu ile sır görüşmesi de yazılıp çizildi.

Şimdi Yeniçağ’da MHP’ye vuranlardan biri Nizam-ı Alem Ocakları(Şimdiki Alperenler) yöneticisiydi...

Takan efendi üç gündür Destici röportajı yayınlıyor.

Hakan efendinin Türkoğlu röportajı gibi!

Seçim sonuçlarının faktörlerden biri Bahçeli’ymiş! MHP’nin iktidara giden müstakil ve dava partisi olduğunu unutup neden kendileriyle işbirliği yapılmadığını anlatıyor.
Ne fedakârlıklar etmiş, hiçbir talebi yokmuş ama Bahçeli, telefonuna bile çıkmamış!

Bahçeli nezaketsizlik yapmış! Destici öyle diyor!

Çıksa ne olurdu? MHP yüzde 11,9’a yüzde 0,6 daha eklerdi.

Yahu MHP’den, Ülkü Ocaklarından kopup gitmişsiniz, gelip MHP çatısı altında yer alsanıza? Yok...

Diyor ki Destici, “Bizimle işbirliği yapmadığı için CHP, HDP ve AKP’ye vekillik verdi.”

“Hiçbir şey istemedik ama 5 vekillik verseydi...” Eeee?

Gerisi eskiler, olmuş bitmişler, 2000’de MHP isteseymiş “ülkücü bir Cumhurbaşkanı” seçilirmiş! 2007’de ve 2014’te de ülkücü Cumhurbaşkanı seçilmesini Bahçeli engellemiş!

Ve Destici röportajının sonu:

Diyor ki: “Bütün bu yaşadıklarımıza rağmen MHP'nin üstüne gitmedik. İçinden geldiğimiz camiaya olan saygım, Anadolu'da vefakâr, cefakâr yöneticiler var. Ve hepsi şunu görmüş; 'Başkanım siz üzerinize düşeni yaptınız. Bizimkiler yapmadı. Biz size bir şey diyemeyiz'”

Allah Allah...

Devam: “Bugün vatan, bölünmenin eşiğine getirilmiş. Umutları sömüren MHP ise sadece bakıyor bir şey yapmıyor. Bizim halkımız, Ülkücü ve milliyetçi camia bu gerçekleri Türkiye bölündükten, yok olduktan sonra mı görecek?”

Be adam, MHP o 4 şartı niye koydu, niye koalisyon yalanına inanmayıp “hayır” dedi sanıyordun?

MHP’de kafa karıştıracak baklayı çıkarıyorlar:

“Bir milliyetçiler kurultayı toplayalım”.

“O kadar değerli isimler öğütüldü ki şu anda milletin umudu olabilecekti. Millet artık umudunu kaybetti. Ülkücüler umudunu kaybetti.”

Yahu adı üstünde “Ülkücü”... Ülkücü ümidini kaybeder mi?

“Parti isminin ne önemi var? Önemli olan düşünce, fikriyattır.”

Eee birader, niye çekip gittiniz de onca yuvaya dönün çağrısına rağmen gelip katılmadınız MHP’ye?

Bahçeli’ye akıl vereceğine, kendin niye istifa ederek örnek olmuyorsun da “istifaya hazırım” blöfü sıkıyorsun?

Hadi bakalım, eskiler, iki Ahmetler, Akşener’in, Oğan’ın arkasındakiler dökün eteklerinizi! Ülkücü irade sizi özenle takip ediyor!

Mustafa ÖNDER
[email protected]