TANSU ÇİLLER, MERAL AKŞENER, NURETTİN VEREN HANGİSİ YALANCI?
Meral Akşener'in kuracağı iddia edilen yeni parti yılan hikâyesine döndü. (uzun süren, uzayıp giden ve bir türlü bir sonuca bağlanamayan sorun)
Adı, logosu, kurucusu, binası, ideolojisi hep muamma…
Meral Akşener ve ekibi üzerindeki silinmez FETÖ etiketi de gittikleri her yerde gölge gibi kendilerini takip ediyor. MHP'yi ele geçirme operasyonlarında FETÖ'nün bu ekip için başlattığı seferberlikte inkâr edilmeyecek şekilde sıcaklığını hala koruyor.
AKP kendi içindeki FETÖ'nün siyasi ayağına dokunmadığı için bunlarda ona güvenerek şimdilik bol keseden şekil yapmaya devam ediyor.
FETÖ ilişkilerinde, diyaloglarında, bağlılıklarında ve yönlendirilmelerinde bana göre hiç şüphe yok.
Geçenlerde arşiv yazılarıma bakarken bir isim aklıma geldi.
15 Temmuz sonrası ekranlarda çok gördüğümüz bu kişi, FETÖ'nün medyada, eğitimde kurumsallaşmaya başladığı ilk zamanlarda Fethullah Gülen'in yanında başaktör olmuş Nurettin Veren'dir.
Bir zamanlar teröristbaşı Fethullah Gülen'in sağ koluydu. Sonradan araları açıldı ve Türkiye'de FETÖ'ye karşı ilk savaşı başlatan kişilerin başında geliyor. Fethullah Gülen'in "Öldürülmesi" talimatını verdiği kişi olarakta biliniyor.
Bu Nurettin Veren, 15 Temmuz darbe girişimi sonrası CNN Türk'te çıktığı bir programda, 1993 yılında Fethullah Gülen'in desteğiyle Meral Akşener'in İçişleri Bakanı olduğunu söyleyerek, "Gülen hem Işılay Saygın'ı hem de Meral Akşener'i Tansu Çiller'e bizzat öneren kişi" diyerek, bir de Meral Akşener'in bakan yapılmasına aracılık ettiği için kendisine gönderdiği teşekkür mektubunu da ekranlardan göstermişti.
O gösterdiği belge içinde "İçişleri bakanlığına atanmam nedeniyle gösterdiğiniz nazik ilgiye teşekkür eder, en iyi dileklerimle sevgi ve saygılarımı sunarım." Şeklinde Meral Akşener'in cümlesi ve imzası vardı. Nurettin Veren o belgenin ıslak imzalı halini devlet yetkililerine verdiğini ifade etmişti.
Meral Akşener yalanlıyor, Nurettin Veren hala bu iddiasının arkasında…
Meral Akşener'in "ıslak imzalı teşekkür metni" devletin elinde imiş. Bu konuyu anında çözüme kavuşturacak devletin yetkilileri…
Doğru- yalan biz onu şimdilik bilemiyoruz. Ama bu konuyla ilgili ilginç bir cümleyi, o bahsettiğim arşivdeki "TANSU ÇİLLER TETİKÇİSİNİN VEFA DUYGUSU!" başlıklı yazımda gördüm.
15 Temmuz sonrası FETÖ'den tutuklanan sonra tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılan röportajlarıyla meşhur Nuriye Akman'ın geçmişte Sabah Gazetesi'nde Meral Akşener ile yaptığı bir röportaj var. O röportajın içinde soru ve cevap aynen şu şekildedir:
***
Nuriye Akman: Her şeye rağmen "Çiller'in tetikçisi" konumunda oldunuz. Bu kadarı biraz fazla değil miydi?
Meral Akşener: "Vefa duygum vardı"
Beni milletvekili ve GİK listesine Tansu Hanım koydu. İçişleri Bakanlığı'nı ayırıyorum çünkü o, konjonktürün zorladığı bir tercihti ama bu görevleri bana Tansu Hanım vermişti. Ciddi bir vefa duygum vardı. Tansu Hanım'ı haksızlığa uğrar konumda gördüm. Yetişme şartlarımda şövalyelik ruhu var. Kendini siper etme psikolojisi.
(02 Ağustos 1999)
***
Meral Akşener'in bu cümlesini tekrar tekrar okuyun: "Beni milletvekili ve GİK listesine Tansu Hanım koydu. İçişleri Bakanlığı'nı ayırıyorum çünkü o, konjonktürün zorladığı bir tercihti."
***
Aynı kişiyi milletvekili listesine koyan DYP Genel Başkanı Tansu Çiller olurken, nasıl oluyor da aynı kişiyi bakan yapan DYP Genel Başkanı Tansu Çiller olmuyor?
Bir de bu cümleyi Nurettin Veren'in "Meral Akşener'i Tansu Çiller'e bizzat öneren kişi Fethullah Gülen" cümlesiyle birlikte okuyun…
İşin başka bir ilginç tarafı da Tansu Çiller'in, Nurettin Veren'e cevap verirken "Ancak, bizim dönemimizle ilgili konuşabilirim. Ben hiçkimse ile ilgili bir referans almadım. Hele bakanlık meselesi hiç öyle işlemez. Kimseyle temas kurulmaz, kurdurtmadım zaten. " şeklinde kurduğu bu cümlede ortaya çıkıyor.
Nurettin Veren "Meral Akşener'i Fethullah Gülen bakan yaptırdı" diyor.
Meral Akşener "Beni Tansu Çiller bakan yapmadı" diyor.
Tansu Çiller "Meral Akşener'i ben bakan yaptım, kimse temas kurmadı" diyor.
Şimdi kim doğru söylüyor, kim yalan söylüyor?
Her üç isim yalancı da olamaz, her üç isim doğru söyleyende olamaz.
Çelişkiler ortada!
Bu yılan hikâyesinde önümüzdeki dönem neler göreceğiz neler…
Fethullah Gülen "Ona sahip çıkın. Onu koruyun" derken, şimdi bu misyon için çırpınanları, daha sonra başka türlü çırpınırken göreceğiz…
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.