Kooooooskoca Avrupa’da(!) Fransa, derin devlet tartışmasında.

Güler misiniz ağlar mısınız?

Macron, geçtiğimiz çarşamba günü Cumhurbaşkanlığı Basın Birliği ile yaptığı toplantıda ilk kez derin devlet kavramını kullanarak “Benim için pazarlık yapan kişilere rehin olmak istemiyorum.” dedi.

Herkes büyük bir şaşkınlık içinde “Ne oluyor, bu ne demek?” sorularına boğdu Macron’u fakat herhangi bir cevap gelmedi…

Paris Nanterre Üniversite’nde siyasal bilimler Profesörü Pierre Guerlain, derin devlet kavramının aslında dünya kadar eski bir fikir olduğunu ancak daha yeni adlandırıldığını ifade etti. Bu konseptin ilk kez 1996’da Türkiye’de Susurluk davasında doğduğunu belirten Fransız gazeteci Jean-Dominique Merchet, bu kavramın, resmiyeti olmayan belli bir grubun hükumeti yönlendirdiği inancına dayandığını iddia etti.

Macron neden böyle konuştu?

Neler oluyor?

Yoksa derin devletler savaşıyor mu?

Bu fikrime ister katılın ister katılmayın; her ülkenin derin devleti vardır, iyi kötü hiç fark etmez.

Mühim olan; bir ülkenin kaç tane derin devleti vardır?

*

Derin devletlerin neden ortaya çıktığını “DERİN DEVLET KİMİN ELİNDE?” yazımda dile getirmiştim: “Devlet yönetiminde zafiyet meydana gelirse, devreye derin devlet girer.”

Peki Türkiye’de sizce, derin devletlerin bir savaşı var mı?

Kanımca; VAR…

Milletten beslenen derin devletle gladionun derin devleti kıran kırana savaşıyor adeta.

Ne demek istediğimi bürokrasiye baktığınızda anlarsınız.

*

Derin devletin kaynağı; milletin cefasından geliyorsa başımızın üstünde yeri var fakat gladionun sefasından geliyorsa diyecek söz çok!

Özellikle son zamanlarda Öcalan’ın açıklamasına baktığınızda şu iki kavram sizin de dikkatinizi çekmedi mi?

“Ben çözüme hazırım fakat devlet ve devlet aklı da adım atmalı.”

Öcalan, neden devlet ve devlet aklı kavramlarını aynı cümlede kullandı?

Devlet çözüme hazır da devlet aklı mı engel oluyor? Yoksa devlet aklı çözüme hazır da devlet mi engel oluyor?

Tabii, bizim gönlümüzdeki devlet kavramı çok çok başka, kutsallığı tarif dahi edilemez. Ben Türkiye’de “DEVLET” denilince akıllara gelen kavram üzerine konuşuyorum.

Behzat Ç’nin yeni sezonunu izlediniz mi bilmiyorum 3. Bölümüydü sanırım, istihbarat daire başkanı ile, izleyenler bilir BAŞKAN’ın şöyle bir diyaloğu geçiyor:

“Sen kimsin?”

-Ben devletim.

“Hangi devlet?”

Dizilere dahi konu oluyorsa devletin, başka devletlere gebe oluşu vay halimize.

*

Peki derin devletin kime ait olduğunu nasıl bileceğiz?

Eğer ki; milletin sosyolojik genetiğini deşifre ediyorsa gladionun, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin vatandaşının içindeki milli birlik ruhunu ortaya çıkartıyorsa milletin demektir…

Sizce Türkiye’de hangi derin devlet ön planda?

Özellikle 15 Temmuz’dan bu yana özellikle milletin mücadeleci ruhunu deşifre etmediler mi?

Kamuoyu yoklaması yapın göreceksiniz ki millet “FETÖ ile mücadeleye olan inancımız azaldı, 15 Temmuz gecesi sokaklardaki o ruhtan eser kalmadı.” diyecek.

PKK ile mücadele “Ben çözüme hazırım 1 Eylül’den sonra silahlar bırakılacak.”Naraları havada uçuşuyor. Hal böyle olunca vatandaş diyor ki bu ne perhiz bu ne lahana turşusu?

Kaynağı millet olan derin devlet ne yapıyor peki? Millete sabretmeyi öğretiyor, devlet sevgisini yüreklere aşılamaya çalışıyor, siyasetin çıkmaz sokaklarında kaybolmayın, kimsenin maskesine aldırmayın diye nefesini tüketiyor…

*

Unutmayın, çevrenizde size bu telkinleri veren her kimse; çöpçüsünden tutun da valisine dek milletin derin devletidir…

En başta, her sabah aynaya baktığınızda gözlerinizin içine bakan o siluet milletin derin devletidir.

Bunu sakın unutmayın…