TARİKATLARIN IŞIĞI VE AYM
Dün akşam saatlerinde AYM üyesi Engin Yıldırım’ın Twitter üzerinden yaptığı bir paylaşım adeta Türkiye gündemine bomba gibi düştü.
Engin Yıldırım’ın; AYM binasının gece çekilmiş ışıkları yanan bir şekildeki resmini koyup “Işıklar yanıyor…” şeklindeki paylaşımı ne anlama geliyor?
Aslında bir çok anlama geliyor…
*
Her şeyden öte yargı; cemaatler, tarikatlar ve illegal yapılanmalar tarafından artık kuşatılmış vaziyette. Sadece yargı değil, bütün kamu kurumları bu savaşın tam içinde. Kurumlar arası cemaatler savaşını dile getirmek istemiyorum bile.
Bu sefer yazımı öyle uzun uzun cümlelere boğmayacağım. Fakat şunu söylemek istiyorum ki; bütün devlet kurumlarında anlam veremediğim bir çürüme var.
Devletçi veyahut milliyetçi görünümde olup insanların kuyusunu kazan, boş boğazlıklarıyla mahalle dedikodusu yapan, işine gelmeyeni bel altına vurarak saldıran veyahut terörist ilan eden binlerce kamu görevlisi devletin kamu kurumlarını işgal etmiş durumda.
Yargı, sağlık, emniyet, askeriye, bürokrasi ve daha nicesi…
Hiç fark etmez, her yeri ama her yeri işgal etmiş durumdalar. İşin kötü yanı yüzlerine öyle bir maske takıyorlar ki, canınızı yakmak için atacakları adımları tahmin edemiyorsunuz bile.
Bu yüzden AYM üyesinin Twitter hesabı üzerinden provokasyona mehil verecek bir paylaşım yapmasına şaşırmayın derim.
*
Mutlaka hepimizin yolu adliyeden bir kez olsun geçmiştir. İlk derece mahkemelerindeki hakim ve savcıların hal hareketlerine, tavırlarına hatta fiziki görünümlerine dikkat edin.
Erkekse bıyıklarına, kadınsa tırnaklarına…
Hangi cemaate veyahut tarikata mensuplarsa illa ki onunla ilgili bir mesaj veriyorlar. Haaa tabi mesaj vermeyenleri de var ya da mesajı farklı yöne yönlendirenler…
Badem bıyıklılar, bol pantolonlar ve ojesiz tırnaklar…
Bak biz namaz kılıyoruz, ayağını denk al ! Hem din hem yargı simsarları…
Değişen hiçbir şey yok.
Ukala tavırlar, hakaretler, insanları ezen hor gören bakışlar, yargıyı biz yarattık nidaları ve daha nicesinden bahsetmek istemiyorum bile.
Pardon ama! Milli görünümlü cemaatler bunlar, FETÖ gibi değiller.
Tek dertleri taze bir iman !
Madem öyle Ayasofya’ya görevlendirilecek bir imam için bile “BİZİM CEMAATTEN, BİZİM TARİKATTAN…” diyecek kadar neden birbirinizi boğazlamak istediniz?
Askeriyede terfi listelerinin ilk 5 ‘inde neden kendi adamlarınızı zimmetlediniz?
Neden, hakim savcı olmanın yolu bizim kapımızdan geçer dediniz?
Daha çok sıralarım listeyi ama neyse…
*
Kirli ilişkiler, ihanet dolu ittifaklar ve kör kuyulara hapsedilen bir avuç vatansever.
Tarih kimi yazar dersiniz?
Onuru ile devleti için dimdik ayakta duranları mı yoksa devletin gölgesine sığınıp kör kuyuları kazanları mı?
Unutmasınlar ki Allah’ın adaleti var.
Madem ki adalet IŞIK saçanların elinde, bizim de umudumuz var Yaradan’dan…
Neyse…
Tarikatlar ışıklarını saça dursun, unutmasınlar ki bizlerin Anıtkabir’de hiç sönmeyen bir ışığı var.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.