DARBECİLERLE TÜRK ASKERİNİ AYIRMAK LAZIM

 

Gün bir olma, birlik olma günü. Bu karabulutların kapladığı gökyüzü altında yaşamak bize yakışmıyor. Türk Milletine aydınlık yakışıyor. İdeali olan, yardımlaşmayı seven, mazlumun yanında olan bir ülkeyiz biz. Düşmana affımız yoktur, olmamalı. Ancak kimin düşman kimin dost olduğunu bilmeliyiz. Bu yüzden insanlar net olarak taraflarını belirtmelidir. Yönünü, tavrını net bir şekilde ifade etmelidir. Onun için dün söyledikleri şeyler utanılacak şeyler değil, övünülmesi gereken sözler olmalı. İnsana geleceğini ışıldatan yol olmalıdır.

Dünyanın en eski Ordusuna sahip olan Türkiye, kendi Silahlı Kuvvetlerine alelade bir şekilde saldırmamalı, darbe girişiminden dolayı, içine politikacıların etkisiyle, ülkenin her kurumuna girmiş olan darbecilerden ötürü linç edilmemelidir. Darbeciler her kuruma girmiştirler. Ama fikir bağlamında, ama destek olarak... Bazılarını kendi korkaklıklarına, uysal gözüken tavırları karşısında tetikçi olarak kullanmışlardır. Bu gibi zatlar yüzünden, insan müsveddeleri yüzünden, bütün bir Orduyu linç kapsamına sokmak, suçlamak normal bir aklın ürünü olmaz, olamaz.

Bu yüzden daha sonra daha kötü olaylarla karşı karşıya kalmak istemiyorsak, bu kötü olaylara neden olmak istemiyorsak, bilinçli, ülkesini seven bir tarzda hareket etmeliyiz. Korkularımız bize, duruma göre yol çizdirmemeli, aksine hakikate göre davranmalıyız.

Dün Diyarbakır meydanında ateşe tapanlarla demokrasi adına kol kola girip, bir şeyler yapmaya, onlara devlet kurmaya, silahlar susacak diye, analar ağlamasın diye ön ayak, organizatör, hatta oyun kurucu olduysanız, bu fikirlerden tam manasıyla sıyrılmaz iseniz, bugün o bölgenin PKK işgali, saldırısı altında olmasına engel olamazsınız.

Dün, PKK militanları geçerken; askeri, bunlara selam durduranlar, valilere bırakınız yapsınlar, etsinler, çaputlarını, apo posterlerini rahatça taşısınlar... gebertilen teröristlerine şehitlik açsınlar... dillerini konuşsunlar... burası Kürdistan desinler... bayrağı indirsinler... Atatürk heykellerini yaksınlar... kışlaların adını değiştirsinler, sokakların adını teröristlerin adıyla süslesinler... askerler şehit olurken burası yatma yeri değil diyen zihniyet sayesinde bugün hala dağlarımız, yollarımız saldırı altında kesiliyor, bombalanıyorsa, bunlara bu şekilde engel olamazsınız. Darbe girişimiyle asker bilinçli olarak itibarsızlaştırılıyor, darbeden sonra asker tasfiye edilmeye çalışılıyor.

Ateşe tapanlar, yamyamlar gibi davranıyor, kamyonları, tırları, tapınma ayinini gerçekleştirmek için yakıyorlar, şoförleri de yakmaya çalışıyorlar. Sonrada bu teröristleri haklı gören, onların söylemleriyle hareket eden politik uzantıları bir partiyle flört ediyorlar. Tarihimizle yüzleşiyoruz diyenler, tarihinizle yüzleşin diyenler aslında bu yüzleşmeyi Türk Milletini, Devletini alet ederek kendi yaşadıkları özel tarihi kesimle yüzleşiyorlar.

Paralelin bir çizgisi kendini, oluşturuyorsa bir çizgisi de, her alanda destekledikleri, onlarla Devleti masaya oturtmak için el de, etek de öperim dedikleri PKK'yı oluşturmaktadır. Bunları birbirinden ayıramayız.

Hükümetin kulağını dört açarak Lider Devlet Bahçeli'yi çok iyi dinlemeli ve anlamalı:

"İstanbul meydanlarında bayrak salladığımız kadar, bu vatanın dağlarına, taşlarına da şanlı bayrağımız korkusuzca dikilmediği müddetçe, son terörist teslim alınıp son silahı kırılmadığı sürece bu millete huzur, bu ülkeye rahat yoktur.

15 Temmuz kalkışması PKK tarafından namertçe sürdürülmektedir.

Artık bunu görelim, bunun farkına varalım."

Kim ki Türklüğü inkâr ediyorsa, Türk tarihini yok sayıp, etnik gruplara önem verip bir şeyler yapıyorsa Türkiye'yi bölmek istiyor demektir. Mezhebi bazda politika güdüyorsa, küresel güçlerle bir olup İslam âlemini bölmek, yaralamak için çalışmaktadır.

Emperyalizmin düşmanı olan Türk Milleti ve emanetinde olan İslam âlemi, başta Türk ve Türklük düşmanları Haçlılar tarafından, Haçlı seferleri mantığıyla tarihten silinmek isteniyor. Bunun için Türkiye'nin bekası demek olan Türk Silahlı Kuvvetleri, dünyada madara duruma düşürülmek istenmekte, itibarsızlaştırılmaktadır. Milleti Ordusundan nefret ettirmeye çalışmak bu ülkeye yapılmış ve yapılacak olan en büyük kötülüktür.

Sağlıcakla kalın!

 

Fikri ATILBAZ

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Fikri ATILBAZ Arşivi
SON YAZILAR