Efendiler Türkçe Konuşuyoruz!
Hakikatten bu ülkede Lider Devlet Bahçeli takıntısı olanlar var. Lider Devlet Bahçeli'yi kendine baş çelişki yapanlar var. Bazıları için tedavi gerektiren bir durum. Başkanlık sistemi konusunda açıklama yaptı, Türkiye rejim krizine doğru gidiyor önlem almalıyız diye ikaz etti Y-CHP'lisinden tutunda, Y-CHP'den başka kimse tarafından muhatap alınmayan PKK'nın politik arenadaki kumandalı sesi olan HDP'sine, liberallerden, muhafazakarlara, MHP içinde kendilerini aday diye tanımlayan muhaliflere kadar herkes Lider Devlet Bahçeli'ye karşı oluşturulan cephe içinde yerini aldı.
Cephe çok geniş… Art niyetliler hariç, bunun nedeni, bu cephe mensuplarının Türkçe okumamaları, Türkçe anlamamaları, Türkçe konuşmamaları, Türkçe düşünmemelerinden kaynaklanıyor.
'Başkanlık' konusunda, Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu,
"Önce bunları çık milletin önünde anlat" Kılıçdaroğlu, "Bize sorarsan biz kabul etmiyoruz, atalarımızın kurduğu, geliştirdiği parlamenter sistemi kabul ediyoruz" diye konuşuyor. (14 Haziran 2016) Kimseden ses yok. Efendim sırası mıydı? Diyenler Lider Devlet Bahçeli'ye saldırıyor.
Bırakın Haziran ayını daha geçen gün, "Başkanlık sistemi Meclise hele bir gelsin bakalım" diyor, kimse ses çıkarmıyor. Hatta duymazdan geliyorlar. Fakat Y-CHP'liler, başkan yardımcıları, grup başkan vekili düzeyinde Lider Devlet Bahçeli'ye saldırıyorlar. Beraberinde MHP'li olduğunu iddia edenler de vokal yapıyorlar. Yani Lider Devlet Bahçeli karşıtı olsunda ne olursa olsun, hıyarım var diyene bir avuç tuz alıp koşuyorlar.
CHP eski Genel Başkanı Deniz Baykal, "Sistem kaçınılmaz noktaya gelince bunu değerlendirmek gerekir diye bakıyorum. Bu kadar sıkıntıyı yaşadığımız bir dönemin şartları içinde değerlendirmemiz gerekir başkanlık sistemini" diyor, hem de 'Başkanlık sistemini' destekliyor, yine Y-CHP'liler Lider Devlet Bahçeli'ye saldırıyor.
Liderin Türkçe konuşmasına rağmen anlamazlıktan gelen kendilerini demokrasi kahramanı gibi gösterenler de kuyruk acılarından dolayı 'Şimdi sırası mıydı?" diyerek acımasızca, AKP'yi destekliyor diye, yalandan, yumurtlamadan gıdaklayan tavuklar gibi bağırıyorlar.
Efendiler, en sonunda Lider Devlet Bahçeli, sizleri kara tahta başında aydınlatmayı kafasına koymuş. Bence bunu yapmadan önce bu arkadaşlara bir günlük Türkçe dersi verdirirse çok daha iyi olacağına inanıyorum.
Lider Devlet Bahçeli diyor ki:
"Malum ve meşum bir sorunun demokratik yollarla çözülmesi çağrısında bulundum. Görüyorum ki, her kafadan ayrı ve afaki sesler çıkıyor. Üslubuyla beyan aynıyla insandır" sözünün hakkını veren ya da ihlal eden pek çok şahsiyeti ibretle, ilgiyle izliyor, gözlemliyorum.
Türkiye akıntıda sürükleniyor, selin önünü alalım, gerekirse baraj yapalım diyorum; evet mi, hayır mı diyeceğimizi soruyorlar. Devlet düğümlendi, sistem tıkandı, rejim krize doğru gidiyor uyarısında bulunuyorum; duymayıp TBMM'nde ne yapacağımızı soruşturuyorlar.
Filli dayatma var, bu imhanın finali olabilir kaygısı taşıyorum; referanduma evet mi hayır mı diyeceğimizi sorguluyorlar.
Ülkenin nefes darlığı çektiğini, Türk devletinin hukukla yollarını çatallaştırdığını seslendiriyorum, ne gezer, sanki duvara konuşuyorum.
Geleceği düşünelim, nesilleri güvenceye alalım, uzlaşıp konuşalım; gerekirse millete gidelim diyorum, burun kıvırıyorlar, sırt dönüyorlar.
Eline kalem alan sanırsınız alleme! Ekrana çıkan sanırsınız arif ve alim! Bilen de konuşuyor, bilmeyen de. Ama artık deniz bitti."
Türkçe bilmeyen var mı aranızda? Bir Amerikalı, bir İngiliz gibi, bir Rus gibi, bir Ortadoğulu gibi bakmayın meseleye. Ya da meseleye Fransız kalmayın! Vatansızlar gibi, bayraksızlar gibi, pragmatizm diyen oportünistler gibi hiç bakmayın.
Lider haklı olarak diyor ki: "Bahçeli diyorlar, yeni ne oldu da farklı bir pozisyon aldı? Hece hece anlatacaktım, vazgeçtim kara tahta başına geçip tek tek izah edeceğim." Haksız mı? Duvara anlatsanız insafa gelir anlar; ancak o kafalar ne yazık ki anlamıyor!
"Ağır kazan geç kaynarmış, bizim ne dediğimizi anlamamakta diretenlerin kafalarında bir sorun yoksa niyetlerinde bir bulanıklık var demektir.
Tam bir ittifak, tam bir ittihat, tam bir tesanüt ve tazimle meselelerimizin kilidini açalım, Türkiye'nin kuyusunu kazanları kazıyıp atalım.
Devletimizin ve milletimizin ebedi muhafızları olan dökülmüş şehit kanları, yapılmış fedakarlıklar boşa gitmesin, heba olmasın.
Yiğit düştüğü yerden kalkar. Kahraman kaldığı noktadan yeniden başlar. Türkiye'nin varlığı için kalkalım ve başlayalım. Bize de bu yakışır."
Daha nasıl anlatsın? Anlamayanlar da hakikatten bir sorun var. Türklük ve Allah'ın gönderdiği İslam'a sahip çıkınca Lider Devlet Bahçeli, Tüm Türklük ve İslam düşmanlarının hedefinde oluyor. Bu da bize karşısındaki anlamazlar cephesini çok iyi açıklıyor.
Efendiler, Türkçe konuşuyoruz!
Sağlıcakla kalın!
Fikri ATILBAZ
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.