13 yıllık AKP iktidarının devleti “iki paralel”le yönettiği, bunlardan birinin cemaat birinin de PKK/HDP olduğu aşikâr…

Bu iki sinsi taşeronun ihanetine uğradığı zaman “kandırıldık” feryatlarına alıştık.

Bugün Güneydoğu’da akan kanın ve ihanetin sebebi AKP ve bugün saraydaki… Bir de suç ortakları HDP ve Y-CHP…

AKP’nin HDP ile ortaklığı, çözüm sürecinde AA’ya Kürtçü vekillerin eşlerinin atanmasıyla da belgeli artık!

Cumhuriyetçi, milliyetperver, antiemperyalist Türk subaylarını “hukuksuzluk Ergenekonu”na derdest edip itibarsızlaştıran ve terör bölgesinde kışlaya hapseden o iktidar kadar o arsızlığa destek olan şuursuzluğa ne diyeceğiz peki?

Devrimcilik, Atatürkçülük, ulusalcılık, laiklik, halkların eşitliği naralarıyla Gazi Mustafa Kemal’in 92 yıllık Cumhuriyetine dinamit döşeyen bu eski komünist kalıntısı Marksist Leninist PKK sevicilerin maddi manevi desteğini nereye koyacağız?

Tamam AKP ve Saray, bu ateşi körükledi, hatta ateşe yeni odunlar attı, bölgenin silahlanmasına, kadrolaşıp palazlanmasına göz yumdu, anladık…

Gelin görün ki, bu ihanetlere zemin hazırlayan, PKK’yi meclise kadar taşıyan, onun siyasileşmesinde parmağı olan da Marksist-Leninist-Kürtçü aydın kılıklılar ve Y-CHP…

Sapıklar, medya, yazar-çizer, artist, şarkıcı, gazeteci, ressam, komedyen, profesör etiketli bir sürü sözde PKK sevicisi sol aydın, Mungan’dan Arman’a, İşler’den Erkekli’ye, Saat’ten Payzın’a, Boz’dan Ümit’e, Zaman’dan Güven’e, Özdemir’den Başkaya’ya, Batu’dan Nesin’e, İnanır’dan Temelkuran’a, Aydıntaşbaş’tan Türkali’ye, Çalışlar’dan Cemal’e, Yükselir’den Mert’e, Say’dan Suavi’ye kadar pek çok adam ve kadın HDP/PKK’ye oy istedi, destek istedi, Nişantaşı sandıklarına aktı…

Hürriyet, Radikal, Zaman, Habertürk, CNN Türk, hatta Sakallı Ahmet, Tarafsız Bölge’sinde Kürtçü Demitaş’a saz çaldırıp cilalamakla meşguldü! PKK/HDP, “Türkiye partisi” olacaktı, yüzde 13’ü buldu, rotayı anında Kandil’e çeviriverdi!

Kürt vatandaşlar asla şu soruları Demirtaş’a soramadı, sordurtmadılar:

Bu Kürtlerin kendi okumuş ve yazmış, halkını temsil edecek adamı yok mudur da, Kürtleri temsil ettiğini söyleyen HDP’nin yönetici ve vekillerinin çoğu Kürtçe dahi bilmeyen Türk, Ermeni, Yahudi ve devşirmedir?

Demokrasi, hürriyet, insan hakları ve eşitlikten bahseden bu partinin, kan döken, devletle çatışan, banka soyan, uyuşturucu ve silah ticareti yapan, halkına zulm eden, şehirleri savaş alanına çeviren, uluslar arası terör örgütleri ile bağlantılı ve dış güçlerin taşeronluğunu yapan PKK, DHKP-C ve MLKP gibi kanun dışı örgütlerle bağının olmaması gerekmez mi? “Terör”ü bir kere olsun kınayıp lanetlemesi gerekmez mi?

Ne işi vardır eski anarşist Kürkçü’nün HDP’de? Ne işi vardır MLKP’li Yüksekdağ’ın, Ermeni Garo’nun ve devşirme Önder’in HDP’de? Ne işi vardır HDP/KCK/DTP’de Ermenilerin, Yahudilerin, sünnetsizlerin?

MHP, bu eşkiyanın asla bir Türkiye sevdası olmadığını, Kürt ırkçısı olarak Kürdistan’a yelken açtığını, ellerine geçen ilk fırsatta ABD, AB ve Rusya’daki abilerinin direktifleriyle ülkeyi karıştıracaklarını söyleyince faşist, demokrasi düşmanı diye yaftalayan da onlardı.

Gelelim Y-CHP’nin, AKP’lilerin bile “CHP ile koalisyon demek HDP’ye devlet desteği demektir” dediği Y-CHP’nin gafletine, ihanetine…

Neresinden başlayalım ki? Tunceli’ye “Dersim” çıkışı yapan Kılıçdaroğlu’ndan mı, asi Şeyh Sait’i kahramanlaştıran Kürtçü Hüseyin Aygün’den mi, Tanrıkulu’ndan mı?

Baykal’a kaset şantajından sonra partide Kürtçüleştirme-Cemaatçileştirme çoktan başlamıştı… Kılıçdaroğlu, partinin “altı ok”unu kırıp attı… Liberal, özelleştirmeci, Kürtçü oldular. Çarşafla açılım yapan Gürsel Tekin’i de ayrı bir yere koyun!

SHP’de DEHAP’la ittifak eden Karayalçın’ı ne yapacağız?

“Kürt sorunu” için Irak’ta Talabani ile görüşen Mesut Değer’i, DEHAP’tan belediye başkanı adayı olan Fikri Sağlar’ı, HDP’den vekil olan Celal Doğan’ı ve PKK avukatı Sezgin Tanrıkulu’nu nereye koyacağız?

7 Haziran’da bile AKP’ye “koltuk değneği” olan aslında Y-CHP idi. Medyanın algı operasyonlarıyla MHP suçlandı ama asıl payanda Y-CHP idi!

Koskoca Baykal bu kumpasa düşmüş, partisi 35 gün AKP’nin koalisyon kurmama oyununa alet olmuştur. Onun yamağı Savcı Sayan, çark edip AKP propagandisti kesilmiştir.

Ama öyle devirdeyiz ki, Atatürk, Cumhuriyet, laiklik, demokrasi düşmanı ve küfürbaz bir gazetecinin ölümü vesilesiyle yobaz Ak-it’e taziyelerini sunan bir parti genel başkanı ve genelkurmay subaylarına şahit oluyoruz!

Sonra da hep bir ağızdan, “Atatürk’ün askerleriyiz!” vaveylası…

Düşünün, Atatürk partisi olmakla övünen bir partinin genel başkan yardımcısı HDP’ye oy verdiğini, barajı geçmesi için çalıştığını söylemedi mi?

HDP’ye “Beraber ne güzel salladık Türkiye’yi” diyen Y-CHP’lileri gördük.

Halen görevdeki bir genel başkan yardımcısı ve eski PKK avukatı, HDP/KCK’nin her eylem ve gösterisinde başrollerde…

Vekil olur olmaz Meclisteki odasından Atatürk resmini indiren de Y-CHP’den…

Muhtemel bir Türkiye-İran savaşında İran tarafında olacağını söyleyen aklıevvel Y-CHP’li de…

Bu ay yapılacak CHP Kongresinde Atatürk ve Türk milliyetçisi vatansever CHP’liler aklını başına toplayıp bunca ihanete bir son vermelidir!

MHP’yi etkisizleştirme programı ile genel başkan adaylarına omuz veren sorumsuz medyanın CHP’yi mercek altına almasını tavsiye ederiz.

İddia ediyoruz, AKP’nin yüzde 49’larda iktidar olmasının nedeni Bahçeli’nin “hayır”ları değil, milletin asla güvenemediği Y-CHP’nin istikrarsız mezhepçi ve Kürtçü politikasıdır!