DOĞU AKDENİZ’DEKİ NATONUN ROLÜ VE KİME HİZMET ETTİĞİ
Derin denizlerdeki kaynak kullanımı egemenlik ve çıkar mücadelesi ister istemez açığa vuruyor gözüksede doğu akdeniz'de olsada görünmeyen kısmı bütün boğazlar libya kıbrıs basra iran suriye filistin ve hepsinin kurmak istediği büyük israil kapsamlı bir alan aslında birinci evrimi yüz yıl önce tamamladılar osmanlı çökertilecek hedefe ulaşılıp orta doğu petrolleri paylaşıldı şimdi ise oyunun ikinci perdesi sahneleniyor yani doğu akdeniz'in parsellenip türkiyenin çökertilmesi kaynakların çıkarılması pazarlanması ve muhafaza edilme zaptiyeleri büyük şeytan abd rolu aracılığıyla natoya yaptırılıyor türkiye'de gözlerindeki çapakları yeni yeni alarak gözlerini açmaya başlıyor nato ve abd şeytanına yeni yeni güvenmemeyi öğreniyor tabi bu arada rusya faktörünüde unutmamak gerekir nato avrupanın ve bedenin bir gözlem karakolu yani işleri gözlem noktası ve karakolu olarak görev yapmaktadır gayrı bunuda görmemek anlamamak için ahmak ötesi bir yaklaşım olur uyanmalıyız artık.
Mesela nato sınırları koruma kisvesi altındaki göçmen koruma gemileri altında akdeniz'de abd ve avrupa'ya hizmette bulundu casusluk amaçlı türkiyeyi göz ardı ederek mesela sözde nato sınırlarını koruyacak derken patriotları çektiler suriye ırak terör koridoru çeşitli problemler yaşarken abd ve ab ileri uç karakolluğun yapan nato sessizliğe büründü adeta pkk'yı ypg'yı deaş'ı koruma yarışına girdiler.
Bu arada abd kıbrıs yunanistan ve israil çeşitli ajan ve diplomatlarla doğu akdeniz'de barış ve güvenliği sağlamak istikrarı tesis etmek refahı artırmak adı altında aslında pastayı nasıl paylaşırız görüşü altında bir araya geldiler 20 mart da abd dışişleri bakanı mike pompeo nun ev sahipliğindeki kıbrıs yunan israil ile yaptığı istişare adı altında bir toplantı yaptılar akabindeki deklerede abd büyük şeytan bu ülkeye desteğini açıklamıştı ekonomiden sorumlu dışişleri bakan yardımcısı monisa singh’in organize ettiği kıbrıs abd büyükelçisi marios lysios yunan ticaret ataşesi theodoros bizakis ve israil abd misyon şefi yardımcısı benjamin krosna birlikte doğu akdeniz'deki pastayı paylaşım ve kullanımını enstrümanları üzerinde uzun bir zaman çalışma yaptılar ve ortak bir karar aldılar.
İsrail mısır güney kıbrıs yönetimi yunanistan lübnan suriye ve libya bunlarla dirsek temasına geçerek türkiyeyi yalnızlaştırıp savaş dahi her türlü vakayı göze alarak hareket ederler bi bu arada lübnan ve israil kıta sahası olarak anlaşmış değiller daha müzakere devam ediyor işin garip tarafıda arabulucu büyük şeytan abd dir hani ehli emin arabulucuya kıta sahasının yüzde kırkını israile % 60ını lübnan'a veriyor oysaki tamamına yakını lübnanın bide nerdeyse bütün kaynaklar da %40ın içinde yani %60dan değerli yüzde kırk tüm petrol ve doğal gaz yataklarını israile veriyor zaten israil fiilen doğal gaz çıkarıp ihracata başladı bile mısır'a çok büyük anlaşmalar yaptı.
İnsan düşünmeden edemiyor bu aralar bu kadar ahmak aptal olmak zorunda mı diye birde büyük şeytan abd rusya ingiltere fransa italya bunlar kıbrıs türk devletini türkiyeyi yok sayarak çeşitli deyimlerle dışlayarak sınırları olmamasına rağmen türkiyeden daha yakın hissediyor kendilerini.
Uluslararası şirketlerin doğu akdeniz'deki hidrokarbon arama faaliyetleri ni yürütüyorlar türkiye ise uluslararası hukuktan doğan haklarını barışçıl yöntemlerle güney kıbrıs'ın hukuksuz girişimlerini diplomatik kanallarla aramaya çalışıyor ama yalnız hemde çok yalnız pasta büyük örneğin israil açıklarında 2009'da keşfedilen 280 milyar metreküp tamar 2010 da yine aynı bölgede 620 milyar metreküp leviothan gazı sahalarını buldu dünyanın bütün dikkatlerini bu bölgeye çevirdi akabinde mısır açıklarında aramaya başlandı mısırda bakıyor öküz misali.
Bölgenin doğal ortağı olması gereken KKTC doğu akdeniz'de en uzun kıyı şeridi olan türkiyeyi saymayarak mısırda 2003 de lübnanla 2007 de israille 2010 da münhasır sözleşme imzalayarak bölgeyi 13 parsel'e böldüler TÜRKİYE VE K.K.T.C NİN haklarını yok sayarak görmezden gelen avrupa birliği rusya italya fransa mısır ingiltere israil daha pek çok devlet askeri ve siyasi işbirliği yaparak bölgede çeşitli askeri tatbikatlar düzenlediler çoğuda nato şemsiyesi altında oldu doğu akdeniz'de sondaj izni verilen italyan ENİ fransa total rusya navotek abd noblenergy ve exxon mobil şirketlerine güven veren avrupa birliği ve nato dur nato'yu ileri karakol yaparak halihazır sorunları görmezden gelerek dünyayı üçüncü dünya savaşına hazırlıyorlar insanların gözlerine baka baka dünyayla alay ediyorlar bütün bunlar göz önüne alındığında bu dünya enerji dev şirketleri ne verile bu imtiyazlar akdeniz'de sınırı olmayan ülkeler dahi doğu akdeniz'de söz ve hak sahibi olma yolunda bayağı ilerlemişler
.
ABD düşünce kuruluşu esis yayınladığı bir raporda vaşington yönetimini kışkırtarak türkiyeyi kıbrıs dan başlayarak kuşatılmasını doğu akdeniz'de bulunan çeşitli yer altı kaynaklarına el konulmalıdır ve türkiye asla bu kaynaklara erişmemelidir diye abd yönetimine baskı uyguluyor çünkü suriye'deki taşeron örgütleri ypg pkk ayla elde etmeye çalıştığı büyük israil'in kurulması suriye akdeniz koridoru projesi türkiye'nin çeşitli hamleleriyle engellendi fırat kalkanı zeytin dalı şimdi güvenli bölge ve fırat'ın doğusu TÜRKİYE kıbrıs ve akdenizden kuşatılarak doğu akdeniz'in kaynaklarına el konulmalı abd siyasetine yön veren eski ajanlar kulübü düşünce kuruluşları mesela benzer bir kuruluş olan ALMAN vakfı [cuwp] yani bilim ve politika vakfı akdeniz ve kıbrıs uzmanı GÜNTER SEUFERT TÜRKİYE yalnızlaştı gerek de yok der gibi beyanlar verdi batı ve ABD her türlü arama yapabilir dedi dayanak olarak da 1994 Birleşmiş Milletler deniz hukuku sözleşmesi yürürlüğe girdiği tarihi örnek gösteriyor.
ÖRF hukuku olarak kabul gören bu anlaşma AKDENİZ'DE kıyısı bulunan ülkeler arasında anlaşmada yer almamak buradan yola çıkarak YUNANİSTAN KIBRIS İSRAİL MISIR cılızda olsa LÜBNAN anlaşarak AKDENİZ'DE sınırları çizmişler zaten genişletilmiş ortadoğu projesi 2001 yılında alınmış ve AKDENİZ'DE dahil edilmiş o günden bu yana atılan her adım AKDENİZ için atılmıştır bazı müttefik ülkelerinde ki her değişim projeyi etkilememiş bizde olduğu gibi.
TÜRKİYE DE zaten yarım akıllı bir muhalefet le geri zeka ve kaz kafalarla oyalarken bu ara Alman vakıfları da ayrı konu NATO eliyle bizi yalnızlaştırıp malı batıya kaydıracaklar TÜRKİYE NATO'NUN her kararını çok dikkatli analiz etmeli çok titiz olup ona karar vermeli TÜRKİYEDE ÇIKARILACAK OLASI BİR İÇ KARIŞIKLIK NATOYA MÜDAHALE HAKKI VERİYOR ..
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.