Prof.Dr. Celalettin YAVUZ

Prof.Dr. Celalettin YAVUZ

Suriye’de Oyun İçinde Oyunlar

Galiba Suriye’de istikrarın tekrar gelmesi için biraz daha bekleyeceğiz. Çünkü en az yarım milyona yakın insanın hayatını kaybettiği, 12 milyon insanın yerinden yurdundan edildiği, yüzlerce kadın ve çocuğun el-Kaide türevi ve IŞİD gibi terör örgütleri tarafından köleleştirildiği Suriye hala vurdumduymaz halde. 6-7 milyon insanın Suriye’yi terk ettiği, altyapının neredeyse bittiği, sağlık ve eğitim sisteminin çökme noktasına geldiği Suriye’de ‘Bahar’ın çıkışının üzerinden neredeyse 7 yıl geçmesine rağmen hala bir uzlaşma yok! Hatta uzlaşma emaresi dahi ufukta görünmüyor! Varsa bile Rus bebekleri ‘Matruşka’ gibi, açtıkça içinden yeni bir Matruşka çıkıyor…

Geçen hafta içerisinde Türkiye-Rusya ve Türkiye-ABD arasında Suriye sebebiyle diplomatik bir hareketlilik yaşandı. Suriye’de geçen hafta Esad rejimi muhalifler ile el-Kaide türevi el-Nusra Cephesi’nin mutasyona uğramış hali ‘Tahrir el-Şam’ (HTŞ)’nin denetimindeki İdlib vilayetine güneyden saldırıya geçti.

Bu arada Rusya’nın Suriye’deki Hmeymim ve Tartus üslerine bombalı insansız hava araçlarıyla (İHA) saldırılar yapıldı. Türkiye, İdlib’te ‘çatışmasızlık anlaşması’ ihlal edildiği gerekçesiyle Rus Büyükelçi’yi Dışişleri’ne çağırırken, Moskova basını da Rusya Savunma Bakanlığı’nın Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar ile MİT Müsteşarı Hakan Fidan’a İHA saldırısıyla ilgili uyarı mektubu yolladığını yazdı.

Rus basınına göre Rus üssüne saldıran 13 İHA’dan üçünün kontrolü ele geçirilerek yere indirildi. İHA’lar üzerinde yapılan inceleme bunların İdlib bölgesinin Muazzara kasabasından havalandıkları ileri sürüldü. Rus iddiasına göre bu yerin güvenliğinin, anlaşma uyarınca Türkiye tarafından sağlanması gerekiyordu.

Daha sonra Rusya Devlet Başkanı Putin ‘Bu İHA’ların saldırısında Türkiye’nin dahlinin olmadığı” açıklamasında bulundu. Rus Savunma Bakanlığı ise İHA saldırılarının ABD veya Ukrayna marifetiyle yapılmış olabileceğini ima etti.

Ancak İdlib vilayeti içerisinde IŞİD terör örgütünün varlığı da biliniyor. Aslında Esad rejimi karşıtlarının kümelendiği bu bölgede her an için yeni provokasyonlar beklenebilir.

Esad rejimi kuvvetlerinin İdlib’te “çatışmasızlık bölgesi”ne girmesi, Esad muhaliflerini çileden çıkarttı. Cenevre öncesi bu ay sonu Soçi’de toplanması gereken Muhalifler, Putin’den garanti almazlarsa toplantıya katılma niyetinde değiller.

Dışişleri Bakanlığı geçen hafta ABD’nin Ankara Büyükelçiliği Maslahatgüzarı Philip Kosnett’i bakanlığa çağırdı. Gerekçesi geçen hafta ABD’nin Rakka ve Deyrizor’da IŞİD terör örgütünün yenilgiye uğratılmasına rağmen hala PKK’nın Suriye uzantısı PYD/YPG güçlerine askeri desteğini sürdürmesi.

ABD Özel Kuvvetleri, Doğu Halep ve Güney Haseke’de eğittiği, %70-80’i YPG’lilerden oluşan bir gücü, Esad rejimi ile sınır hattında yer alan Kobani, Tel Abyad, Resulayn ve Malikiye’de konuşlandırmak istiyor. Bu kuvvetin 30 bin kişilik olacağı ileri sürülüyor.

Gene geçen hafta içerisinde Max Martin başkanlığındaki ABD Dışişleri Bakanlığı heyeti, önceki PYD’nin eşbaşkan yardımcısı Aldar Halil, Kandil’den gelen örgüt elebaşları Fevze Yusuf ve Bedran Ciya Kürt’le görüştü. Görüşmede terör örgütü mensupları, Amerikalı yetkililere Suriye’de federal sistem kurulması taleplerini iletti.

Türkiye, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Afrin’deki PYD-PKK’yı işaret ederek ‘Bir gece ansızın gelebiliriz!’ demesinin ardından terör yuvalarını top ateşine tutup, Reyhanlı’ya yeni tanklar gönderdi. Bu hareketlerle Türkiye dosta düşmana gözdağı verdi. 

Son Söz: Astana Süreci ile “dost” olduğumuzu sandığımız Rusya bile PYD-PKK’dan vazgeçemiyor. ABD ise PYD-PKK’ya adeta yeni bir ordu kurup, sınırları belirlenen bir özerk bölge inşa ediyor. Esad rejimini reddeden Türkiye ise PYD-PKK konusunda tek başına! Bölgede herkesin bir müttefiki ve hesabı var ama Türkiye hala müttefiksiz ve tek başına gibi…

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Prof.Dr. Celalettin YAVUZ Arşivi
SON YAZILAR