MHP Muğla Milletvekili Mehmet Erdoğan, geçtiğimiz Pazartesi günü MHP'nin "15 Temmuz Darbe Girişimini Araştırma Komisyonu Muhalefet Şerhi"ni komisyon başkanlığına sundu.

MHP'nin "Muhalefet Şerhi"ndeortaya konulan 15 Temmuz gerçeği ve FETÖ algısı, AKP'ninkinden bir hayli farklı…

Bu yaklaşım farkı, Türkiye'nin yakın siyasi geleceğini ve 2019 seçimlerinietkileyecek gibi görünüyor.

MHP, 15 Temmuz'dan bu yana, olağanüstü şartlardan dolayı, her partinin kolay cesaret edemeyeceği bir siyaset yürütüyor.

Bu zorluk,hesap ertelemesi yapanMHP'nin,hükümeti15 yıllık günahlarıylabirlikte omuzlamasındankaynaklanıyor.

MHPbu zorsiyaseti, tabii ki "önce ülkem ve milletim" anlayışıyla yürütüyor.

Ancak acaba bu anlayış,muhatabından ne kadar yankı buluyor?

Anlaşılan o ki AKP, içinde bulunduğu durumun nezaketini kavramaktan uzak işler yapmaya devam ediyor. 

15 Temmuz Araştırma Komisyonu'nda da her zamanki "partizan" tutumunusürdürüyor. 

MHP'nin muhalefet şerhi, ekleriyle birlikte 27 sayfadan oluşuyor. 

Komisyonun çalışma şekline ve özellikle de hazırlananraporadüşülen şerhin satır aralarında, AKP'li başkan ve üyelerin, AKP'yi aklarken, 15 Temmuz'un kahramanlık payesini de kimseye bırakmadıkları açıkça görülüyor.

Böyle bir durumda aklanma siyasi bir ihtiyaç olarak görülebilir; ancak kahramanlık,AKP için biraz "lüks"tür!

Hele bu lüksü, 15 Temmuz gecesi yaşanan olaylarıntakvimini tahrif ederek yaşamak, tabir yerindeyse "korsaneğlencesi"dir!

Raporun, "FETÖ'nün siyaseti dizayn etmeçabası"nayer verilen bölümünde AKP iktidarı, neredeyse mağdur ilan edilirken; "FETÖ' nün her türlü iftirasına ve algı politikalarına maruz bırakılan Milliyetçi hareket Partisi'nden hiç bahsedilmemesi" Yenikapı ruhuna vurulan bir asma kilit hükmündedir.

15 Temmuz direnişi kadar önemli olan ve Tarihte ilk kez yaşanan "7 Ağustos 2016 / Yenikapı" olayını bir siyasi operasyon olarak görmektir.

MHP Milletvekili Erdoğan'ın ifadesiyle, Raporda: "MHP'nin tek başına aldığı önlemlerden ve tarihi mücadelesinden hiç bahsedilmemiştir."

Raporda Devlet Bahçeli'nin "FETÖ'ye karşı verdiğimücadelede yalnız bırakılmasına hiç yer verilmemesi"sadece AKP'yi koruyan değil, FETÖ'nün suç delillerini karartan bir adaletsizlik örneğidir.

Şimdi… 

Medyayı yakından takip ediyoruz, ancak tabii ki en çok da kendi yazılarımızın farkındayız.

Okuyucularımızın çoğu da memleket sancısı çeken MHP'liler, Ülkücüler…

Son bir yıl içindeen çok beğeni alan yazılarımın, Hükümetin 15 Temmuz'dan sonraki adaletsizliğiüzerine kaleme alınmış yazılar olması bir tesadüf değil...

Yıllardır bu ülkede adalete, devletin temeline vurulan balyoz darbeleri var.

İlk şöhretini, 2008-2013 yılları arasında cemaat medyasına verdiği Gülenyanlısı beyanlardan alan AKP Burdur Milletvekili Reşat Petek'in Başkanlığındaki Komisyonun hazırladığı rapor,bu adaletsizliğinyasama organına taşınması anlamına geliyor

Tavır,MHP seçmenindeki kaygılarla örtüşüyor. 

Yenikapı'da bir kez daha yan yana durmayı zorlaştırıyor. 

MHP'nin bu nazik süreçte hükümetin yanında durması en çok da FETÖ'yü rahatsız ediyor. 

Bu durumda, Devlet Bey'in gündeme getirdiği "Kripto eller" acaba ne yapıyor? 

Raporun 333. Sayfasında, 15 Temmuz gecesi, Türk Milletinin meydanlara inmeye başladığı saat: "22.45" olarak ifade ediliyor. 

Raporda, defalarca: "Halkın sokaklara, Sayın Cumhurbaşkanının yaptığı açıklamadan sonra indiği"vurgusu yapılıyor. 

Oysa Cumhurbaşkanının yaptığı çağrının saati: "00.04"

MHP Lideri Sayın Devlet Bahçelinin Başbakan'ı aradığı saat "22.00" 

Devlet Bey'in darbe karşıtı açıklamalarının ajanslara düşme saati ise"22.35" 

MHP Muğla Milletvekili Mehmet Erdoğan soruyor: 

"Bu durumda vatandaşlarımızın sokağa inmesini kim sağlamıştır? 

Bunu gizlemeye çalışmanın FETÖ ile mücadeleye ne gibi katkısı olacaktır?"

Daha önceki yazılarımızda da sıkça vurguladığımız bir husus var:

Bir hükümet darbesi karşısında hükümetin tutumu tabii ki direnmek yönünde olacaktır. 

Önemli olan muhalefet partilerinin ne yaptığıdır.

Böyle durumlarda gösterilen tepkinin, saati ve dakikası bile önemlidir. 

Nitekim bugün pek çok subay, saat ve dakika farkıyla, "işlerin ters gittiğini görünce döndükleri" iddiasıyla yargılanmaktadır. 

Devlet Bahçeli'nin darbeye karşı ilk tavır alan lider olması, hükümetin asla gizleyemeyeceğibir durumdur.

AKP'nin siyasi ayakkonusundaki tutukluğu, damat kayırma yönündeki cevvaliyetiyle birleşince, AKP'ye verilen kredi hızla tükeniyor. 

Bu yüzden de MHP'nin15 Temmuz Araştırma Komisyonu RaporuMuhalefet Şerhinde göze çarpanaçık sözlü üslup, farklı birönemkazanıyor. 

Anladıklarımızı özetlersek…

AKP, kara gün dostlarına bile adaletsizlikyapmaktan çekinmiyor.

Kripto eller ve siyasi ayaklar, Erdoğan'ı"yalnızlığa"sürüklüyor.

MHP'nin tüm özverisine rağmen,Hükümeti"sancılı" günler bekliyor.