II. Dünya Savaşı öncesinde olduğu gibi bugünlerde de ABD ve İngilizlerin ilişkileri ayrı bir boyut içindedir. İki ülkenin şeytani planları içinde yeni küresel sistemi dizayn etmektir. Bu ise müttefik olmalarının ana nedenidir. Tabii ki bu planın işleyebilmesi için dünyaya yeni bir kargaşa veya savaşa ihtiyaç duyduğu için Rusya-Ukrayna Savaşı’na başvurdular. Bu savaşa başvurmalarının ana sebebi Avrupa Birliği içinde yer alan ülkeleri saflarına çekmekti ve bunu başardılar. Tam da Avrupa Birliği dağılım süreci içindeyken böyle olayların birden oluşması tesadüften ibaret değildir.

Herkes, Avrupa Birliği için bu kışın çok farklı olacağını bilirken; bazı İngiliz şirketler tarafından fotoğraf veya dergilerle ABD’nin bölünebileceğine dair manşet paylaşması ilginç işaretlerdir. Ayrıca iki küresel sermaye olan ROCKEFELLER ve ROTHSCHİLD’LER arasında bir çatışmanın var olduğunu düşünüyorum. Sonuçta gerçek şu ki ROTHSCHİLD'ler Avrupa ve İngiltere’yi; ROCKEFELLER ise ABD’yi temsil ettiklerini biliyoruz. Bu bölünme analizleri İngiltere merkezli şirketler tarafından yapılması bu iki ailenin arasında mevcut bir çatışmanın var olduğuna işaret etmektedir. Belki de ABD’nin dünya üzerindeki etkin rolünden ve hegemonya gücünü bir köşede bırakıp İngiltere’yi yeniden dünya liderliği ( hâkimiyeti ) mevkisine getirme isteklerinden bu çatışma yaşanmaktadır. Ancak böyle bir şeyin olması şu anki küresel olaylara bakılarak mümkün olmayacağı yönündedir. Bu olan çatışmanın iki ailenin dünya üzerindeki total gücünün azalmasına neden olacaktır. Ortadoğu’daki ABD’nin varlığı azalıyor olması bunun kanıtıdır.

Geçen yıllarda dünyanın küresel bir salgına maruz kaldığını hepimiz biliyoruz. Covid-19 salgını dünyanın ticari faaliyetleri başta olmak üzere ekonomik, sosyal vb. alanları etkiledi. Tabii ki bu salgınla mücadele konusunda birçok ülke kendisine özgü olmasa da bir takım kararları uygulamaya başladı. Ancak ABD karar uygulama aşamasında birçok ayrılıklar yaşadı. Küresel çetelere boyun eğmek istemeyen bazı vilayetler aşı, maske ve sokağa çıkma yasağı gibi kararları uygulamaktan geri kaldı. Bu olay ABD’de vakaların patlamasına neden olduğu söylense de; arka planda bambaşka olayların olduğu aşikâr. Bugünlerde ise Uluslararası alanda demokratik ABD’de kürtaja ve birçok serbest bırakılan şeylere yasağın getirilmesi tartışılacak konular arasında.

Buna ek olarak ülke genelinde artan ırkçılık eylemlerinden dolayı siyahi kesim; tecrit, eziyet ve insan haklarından yoksun bırakılıyor. Bu olayın gittikçe artması ülkeyi beklenmedik bir iç savaşa sürükleyeceğini düşünüyorum. Böyle bir durumun oluşması halinde siyahi kesimin etkin rol alacağı gayet açıktır ve bunun hazırlıkları yapılmaktadır. Bu ise ABD’nin bölünmesine neden olacak ilk adımdır.

ABD son nefesini tüketmektedir. Bundan sonrasın da hayat onlar için karanlık bir limandır…