Hak, hukuk tanımayan, emir ve talimatları İmralı-Kandil'den alan, PKK adına siyaset yapan HDP'nin eşbaşkanlarına ve bazı milletvekillerine çok gecikmiş bir operasyon yapıldı. Bizzat teröristbaşı Öcalan'ın talimatıyla kurulan HDP tartışmasız bir İmralı projesidir. Aslında HDP'lilerin tamamı bu muhataplığı yaşaması gerekirken sadece bazıları gözaltına alınıp, tutuklanmıştır. HDP'li olup terör örgütü PKK'ya hizmet etmemek mümkün değildir. 

Herkes kabul ediyor ki, HDP'yi kurulduğu günden bu yana şımartan ve muhatap alarak güçlendiren AKP iktidarı olmuştur. Dolmabahçe buluşması, Habur karşılaması ve Kobani'ye yardım koridoru AKP'nin en büyük günahı olarak tarihe geçmiştir. HDP'nin şımartıldığı işte bu atmosfer olmuştur.

Fakat AKP özellikle son bir yıl içinde ve 15 Temmuz FETÖ darbe girişiminden sonra PKK ile mücadele konusunda bazı dersler çıkardığı anlaşılmaktadır. Doğu ve Güneydoğu'da verilen mücadele, şehit ve gazilerimizin çokluğundan anlaşılmaktadır. Bugün gelinen noktada HDP Eşbaşkanlarının ve bazı milletvekillerinin tutuklanması da önemli bir adımdır.

MHP Lideri Devlet Bahçeli'nin, PKK/ HDP konusunda tavizsiz duruşu da AKP'ye cesaret olmaktadır. Bu duruş hem milli iradeyi güçlü kılmakta, hem de iktidarın terörle mücadelede elini güçlendirmektedir. Türk devletini yönetme sorumluluğunu şuan elinde bulunduran AKP, bundan sonra asla taviz vermeden bu mücadelesini sürdürmelidir.

Gelinen noktada MHP Lideri Devlet Bahçeli'nin haklılığını görebilmeleri ve geçmişte yapılan büyük hatalardan ders çıkarmaları, Türk milletinin menfaatleri adına olması gerekendir. Bu mücadeleden dönüş, millete ihanet olacaktır.

HDP Sözcüsü Ayhan Bilgen'in, HDP Eş Genel Başkanları ve milletvekillerinin gözaltına alınmasına ilişkin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin Saray'daki görüşmesini işaret ederek, "Biz dünkü olağanüstü görüşme dahil bu platformlarda bu ortamlarda tam da gece yapılan operasyonu konuşulduğunu, planlandığını düşünüyoruz. Bir muhalefet partisi daha önce gurubunda da hedef gösterdi. Neden tutuklamıyorsunuz, diyerek net şekilde iktidara talimat verdi." sözleri gelinen noktanın izlerini göstermektedir. Kim kimin izinde bu sözlerden anlaşılmaktadır.

MHP dün de bu duruştaydı. Yarın da bu duruşta olacaktır. MHP'nin çizgisi, milletin birliğini korumaya çalışan ve devletin otoritesini koruyan bir çizgidir. Bugün Cumhurbaşkanı başka biri olsaydı, iktidar bir başkası olsaydı terörle mücadele de desteğini yine esirgemeden verecekti. MHP'yi anlayan ve kavrayanın, bu çizgiyi anlamaması mümkün değildir. 

"Terörle mücadelede biz AKP'ye destek vermeyiz" gibi bir ifade zaten milliyetçi ruha yakışan bir duruş değildir. O, şuan HDP'nin avukatlığını kimseye bırakmayan CHP'nin duruşudur. HDP'liler tutuklandığında sahip çıkmak için seferberlik başlatan CHP gibi olmak, MHP'nin ne karakteri, ne de siyasi meziyetidir.

CHP, PKK'ya hizmet edenlere "Seçimle gelen seçimle gider" propagandasıyla sahip çıkmaktadır. Bunu Selin Sayek Böke icat etti. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu sürdürmektedir. HDP'ye dokunuldu, CHP feryat etmektedir.

Tüm feryatlar karşısında MHP Lideri Devlet Bahçeli "Türkiye'ye düşmanca saldıran, her gün şehadetlere neden olan bölücü terör örgütü PKK'ya güzellemeler yapıp sürekli destekleyen HDP'lilerin yargı önüne çıkarılmaları doğru, yerinde ve meşru bir karardır. Bundan hiç kimse rahatsız olmamalı, olan varsa da öncelikle kendi niyet ve fıtratını sorgulamalıdır." diyerek CHP'ye de alması gereken payı vermiştir.

"Seçimle gelen seçimle gider" diye propaganda yapan, PKK'ya destek vermeyi demokrasi ve özgürlük kılıfına sokan Kemal Kılıçdaroğlu'na sormak lazım. Askere davulla, zurnayla, kınayla giden askerlerimiz niye tabutla geliyor o halde?

"Seçimle gelen seçimle gider" diye destek verdiklerin değil mi, asker ve polislerimizin katilleri?

 Bunların çoğu Kandil'in kucağından, İmralı'nın koynundan gelmedi mi?

Bugün gelinen noktada CHP, HDP'nin tüm sorumluluğunu ve savunmasını üzerine almış gözükmektedir. 

CHP'ye "Açık söylüyorum, ilk sandık önümüze kurulduğunda güçlü bir muhalefet bloğuyla bunları devirmemiz lazım" diyerek birleşme çağrısı yapan PKK'lı Selahattin Demirtaş'ın sözleri CHP-HDP izdivacının delili olmuştur.

AKP geçmişteki hatalarından ders çıkarırsa, MHP ve Türk milletinin desteğiyle PKK ve FETÖ'nün hakkından gelecektir.

Hiçbir şey Türk milletinin varlığı, birliği, bütünlüğü üzerinde değildir. MHP Lideri Devlet Bahçeli her duruşuyla bunu gösteriyor. Ona saldıranlara bakın, kim kimin safında çok iyi anlayacaksınız.