Türkler, dünya sahnesine çıktığı ilk günden beri karşısında nizamı aleme karşı duran bir çok karşıt imparatorluklar, milletle ve bunlarla içli dışlı olan Türk olan ama ihanet kurtçukları hep içimizde yer almıştır. Onların bugünkü izdüşümlerin de yer alan kurtçuklardan bazıları, onlar dinsizdi, şamandı diye kötülemekte, bazıları da medeniyetsiz barbardılar diye kötüleyip, Türk Milletini kendi ecdadına karşı yanlış yönlendirmektedir.

Osmanlı olup 400 çadırdan 9 tuğ ile kurulmuş imparatorluğu, Türk Cihan Devletini bazıları kendi evlatlarını boğduruyor, Türk değildi diye kötüler, bazıları da onlar herkese yaşama hakkı veren ırk, dil, din gözetmeyen dünya imparatorluğuydu derler. O günün ırz, namus düşmanı olanı hain kurtçuklar devşirilmektedir. Bunları bugünkü ihanet ortakları bir kısmı tarihsel fonksiyonunu dönem itibarıyla bitirdiği gerçeği gözden çıkararak, onu Türk düşmanı bir millet olarak anlatırlar. Bir kısmı da Cumhuriyet düşmanı, bizden olmayan bir imparatorluk olarak tanımlarlar. Biz köksüz, gökyüzünden zembille inmişiz gibi.

İstiklal Savaşında bir kısım İngiliz muhipseveri, Amerikan dostu, Taşnakçı Ermeni, Yunan palikaryası, Alman- İtalyan yanlısı, bazıları Bolşevik kafalı Rus yanlısı; fakat hemen hepsi gerçek birer Türk düşmanı, kimi hilafet ve padişahlık yanlısı, kimi Cumhuriyeti komünizme dönüştürme derdinde, hepsi ihanet içinde büyüyen, semizleşen, ihaneti olgunlaştıran, Türk, Türklük, İslam düşmanlarıdır.

Yıllar ilerler bu iki grup Türkiye'nin karşısında büyüyerek, çoğalarak gelilşirler, larvalarını dağlara, şehirlere, kurumlara taşırlar. Cumhuriyet döneminde gizli komünist, Kadrocu; rejim düşmanı, hilafet yanlısı, sultacı, çağdaş diktacı olular.

1944'de Milli uyanışın, Milli tepkinin karşısında yer alan komünist, hilafetçi olarak yer tutar, Milliyetçi Türkiye'nin karşısında saf tutarlar. Atatürk sonrası Türkiye'yi savaşın gidişatına göre yönetilen, milli köklerinden uzak, o günden beri Türk Milliyetçilerine düşman bir ülke yaparlar,

1960-1980 arası Türkiye'nin yönünü, Atatürk'ün koyduğu, "muasır medeniyetler "istikametinden, Rusya'ya uşaklı eden, Amerika'ya uşaklık eden, Araplar'a yakın duran ihanet ortaklığını genişletirler. 1960-'ta darbemin gidişatını engelleyen, yönünü değiştiren rahmetli Alparslan Türkeş vardır. 1971 deşifre olan yarım bir darbe girişimidir. 1980 soğuk savaşın galibi 200 yıllık devlet Amerika'nın oyunudur. Modern manada projesidir.

Türkiye, Türklük, Türk-İslam diyen Türk Milliyetçileri her zaman olduğu gibi yine hedeftedirler. Vurun abalıya misali, bu kadar ihanet, haine rağmen suçlu olarak onlar gösterilmeye çalışılırlar.

Bugün ihanet kurtçukları büyümüş, adeta bir canavar olmuştur. Sigara içmeyen insanlar, nasıl haşhaşi olur. Muhammedin piçleri giremez yazısı altından geçip mescide giden adamlar, kavgadan kaçanlar nasıl olurda adam öldürür, katil olur dediklerimiz, 15 Temmuz gecesi Türkiye'nin katili olurlar. Kardeşliğin, dinin, milletin düşmanları aynı zamanda katilleridir.

Neyse ki 1960 yılında, darbeyi doğru yola döndüren rahmetli Başbuğ Alparslan Türkeş'in her daim yanında olan, onun ayak izlerine basarak adeta siyaset yapan yine bir Türk Milliyetçisi, Türk-İslam fedaisi Lider Devlet Bahçeli darbenin karşısında dimdik durmuş, Türk Milletinin yanında yer almış, polise, askere, her şeyden önce Türk Milletine, demokrasinin yanında, Cumhuriyetimin yanında durmakla moral ve güç vermiştir.

Tük-İslam düşmanı ihanet kurtçukları hızla büyümekte, çağa uygun hale gelmektedir. Burada en büyük iş, görev, uyanıklık, Türk Milliyetçilerine düşmektedir.

Sağlıcakla kalın!

Fikri ATILBAZ