Tehdide Sessiz Kalamazsınız
Bir gün şehit var, bir gün yok. Papatya falı gibi… Acı; ancak gerçek böyle. Evvelki gün 24 şehit, dün itibarıyla sakin bir gün, bugün şehidimiz var.
Hükümet'in terörle kesin mücadele isteği belirmiştir. Başbakanın bu konuda söyledikleri önemli, "FETÖ'cülerin başına ne geldiyse onların başında da o gelecek. Terör devletin içinde de var, üzerlerine gideceğiz ve tek tek ayıklayacağız." İnşallah bu sözlerini unutmaz, gereğini yapar.
Binali Yıldırım'ın başkanlığında AKP iktidarında özellikle terör konusunda büyük bir anlayış değişikliği görülüyor. Davutoğlu'nun "stratejik derinlik" gibi gerçekle ilgisi olmayan süslü lafları gitmiş, ayakları yere basan, sınırlarımızı güvenlik altına alan sağlam bir yol izlenmeye başlamıştır.
Belediye imkânlarının dağa gönderilmesine müsaade etmeyeceklerini ve hesabını soracaklarını söylemekle yetinmeyip, hainlerin devlet içinden tek tek temizleneceğini açıklaması, terörle her alanda mücadele edileceğini gösteriyor.
Terör örgütü mensupları, politik sözcüleri bu terörle mücadeledeki kararlılığı anlamış olmalı ki, PKK'nın vaveylası konumunda olan HDP ve eş başkanı, onları sempatik göstermeye çalışanların Selo can'ı Van Büyükşehir Belediyesinin hizmet binasının açılış töreninde halka uygunsuz bir çağrıda bulunmuştur: "Halkımıza ve belediye çalışanlarımıza sesleniyorum. Kayyumu tanımayın ve emirlerini yerine getirmeyin. Her an sivil bir direnişe hazır olun"
Bu sayın Başbakana, mevcut iktidara, aslında en önemlisi Türkiye Cumhuriyeti Devletine ve Türk Milletine karşı yapılmış bir tehdittir. Buna sessiz kalmak kabullenmek demektir. Bebek katili ile görüşme tekliflerini belirtip, "iş başka yere gider" demek ne demek?
"Sizler her an sivil bir direnişe hazır olmalısınız. Bizim için ölüm kalım meselesidir bugünler." diyerek iç savaşı işaret etmiştir. Cumhuriyet Savcılarını göreve davet ediyorum. Lider Bahçeli'nin dosdoğru söylenmiş sözleriyle alakadar olacaklarına, Türk Devletini tehdit eden, halkı alenen isyana teşvik eden bu sözleri sarf edenler hakkında işlem yapmaya davet ediyorum.
Sayın Başbakanın daha önceleri yapılanlar karşısında sessiz kalındığı gibi, sessiz kalmayın. Bunlarla yapacağınız mücadele terörle her alanda mücadele sözünüzü havada bırakmayacak. Hatırlarsanız birisi dümbükçe bir söz söylemiş, "meşe ağacının dalları nerenize battı sayın hükümet" demişti
O zaman çözüm aşkına bu söz karşısında sessiz kalınındı. Bugün belediye ekipmanları kullanılarak hendekler açılıyor, dağdaki çakallara yardım ediliyor. Nerden nereye… Bunları yaşayanlar şimdi bu tehditler karşısında sessiz, tavırsız kalamaz. Türkiye'nin Toledolu Şaban'lara değil, sözünün değerli olan insanlara, yöneticilere ihtiyacı vardır.
"Söz ola kese savaşı söz ola bitire başı
Söz ola ağılı aşı bal ile yağ ede bir söz "
Bunların hepsi Lider Devlet Bahçeli de mevcuttur. İktidar çok geç olmakla birlikte kendisini dikkate almış, onun söz konusu vatan olunca nasıl tavır takındığını, samimiyetini anlamıştır.
Çözüm denen ihanet sürecinden vazgeçin, TSK Suriye'nin kuzeyine girsin, cemaatin faaliyetlerini durdurun, HDP'yi flu görüyoruz demesinin nedenleri geçte olsa fark edildi. İnşallah bundan sonra da MHP'nin söylemlerine dikkat ederler, Türkiye'nin siyasi gidişini ona göre belirlerler.
Bu arada kayyım atanacak olması Yeni CHP'nin de bu konuda nerede durduğunu gösteriyor. Anlamayanlara anlamaları için iyi bir fırsat. Demokrasi diyerek terör örgütü yancılığı yapmak neymiş, demokrasi diyerek memleketi uçurumun eşiğine getirenleri görülmesi, anlaşılması dileğiyle…
Sağlıcakla kalın!
Fikri ATILBAZ
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.