Ülkücü İrade
Yeni Partili milletvekillerinin Milliyetçi Hareket Partisine alel acele sataşmaları kendilerini küçük düşürmektedir. Her konuda Milliyetçi Harekete sataşmaları kurdukları parti amaçları ve yolu üstünden bir üstünlük sağlamamakta ama; bu sataşmalarla Milliyetçi Hareketi bir kavganın içine çekmeye çalışmaktadırlar. Ancak yaptıkları oyundan dolayı etrafına kimseyi toplayamamakta ancak sataşmalarını sürdürmektedirler.
Ancak bu tür oyunlarla Milliyetçi Harekete saldırmakla karşıt hareket oluşturacaklarını sanmaktadırlar. Acı olan bu yaptıklarıyla hiçbir yere varamayacaklarını kendileri de biliyor, ama; adlıkları desteğin hakkını vermek zorundalar. Böyle yaparak kendi tabutlarına çivi çakmaktadırlar farkında değiller.
Çakılan bu çiviler kolay kolay çıkarılamaz, hatta sökülmesi imkansız çivileri hem çakmaktadırlar ilginç olan hem de çıkartmaya çalışmaktadırlar. Bu girişimlerini millet görmekte ve onları kendi kurdukları oyuna düşmeleri, onların ne kadar dikkatsiz davrandıklarını oynadıkları pis oyunda başarı yolları kapalıdır.
Yani bu girişimler oynadıkları oyunun kendilerini bitireceğini anlayamamaktan kaynaklanmaktadır. Değişik fikirlerdeki insanların ne için bir araya gelmeleri belli bir amaca hizmet etmekten kaynaklanmamaktadır Milliyetçi Harekette gözüküp, toplumun çeşitli açılardan uygulanmaya çakışılmaktadır. Bütün amacı Milliyetçi Hareketin yoluna taş koymanın gerekliliğini bilen unsurlar dolayısıyla içinden çıkılmaz bir hal almıştır.
Oynadıkları bu iğrenç oyunla toplumdan destek alacaklarını söyleyenler, Milliyetçi Hareketin duruşuna uygun bir şekilde Hareket tarzı gösteremeyen alçaklık yapanların, kurdukları oyun içinde kendilerini kaybettikleri görülmüştür.
Dökülen kanlar kurumadan verdikleri pozlar ve söyledikleri, ortaya attıkları iddialar ile yapmaya çalıştıkları milletin kafasını karıştırabilir, ancak Ülkücülerin kafasını asla karıştıramaz. Ülkücüler bu adice oyunları yaşamakta önlerine konan tuzaklarla birlikte yaşamayı başarmışlardır. O nedenle haklarında oynanan oyunlara, atılan iftiralara rağmen Ülkücüler ilk günkü gibi dimdik ayaktadırlar.
Ülkücü Hareket Başbuğlarının ilk gün kurduğu gibi aynı Ülkü ile yol almakta, düşmanlarını yaşatmamaya yemin etmiştir. Düşman kim olursa olsun, işbirlikçileriyle birlikte kazdıkları çukur içinde boğulacaktır.
Ülkücü irade her koşulda ilk savunduğu şey koşullar her ne olursa olsun; "Söz konusu olan vatansa gerisi teferruattır." Bu insancıl ve temel görüş içinde olan Ülkücü Hareket olduğu müddetçe Türk Milletine asla oyun oynanamayacaktır.
Allah'ın izniyle Ülkücü İrade var olduğu müddetçe Türklere reva görülen hiçbir kötülük gerçeğe dönüşmeyecektir.
Sağlıcakla kalın!
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.