Türk dünyasının acı dolu tarihlerinden biriside kuşkusuz 26 Şubat 1992'de Ermeni çeteleri tarafından gerçekleşen ''Hocalı Katliamı'dır''. Ermeni çetelerinin gerçekleştirdiği katliam sonucu 106'sı kadın, 83'ü çocuk olmak üzere toplam 613 Azerbaycanlı soydaşlarımız ve kardeşlerimiz şehit edilmiştir. Tabi bunlar resmi rakamlardır, resmi rakamlara yansımayanların sayısıda tahminen yine bu kadardır.

Bilindiği gibi Hocalı kasabası Dağlık Karabağ bölgesinde bulunmakta ve bu bölge jeopolitik olarak önemli noktalardan birisi olmaktadır.

Hocalı kasabası 936 km²'lik alana sahip olmasıyla birlikte savaştan önce 2.605 aile, 11.356 kişi yaşamaktaydı. Gerek Dağlık Karabağ bölgesi ve Hocalı kasabası, gerek oralarda bulunan Azerbaycanlı soydaşlarımız ve kardeşlerimiz hala Ermenistan sömürgesi altında yaşamaktadır.

Ermenilerin son yüz yılda yaptığı onlarca katliamın içinde 20. yüzyılın en vahşi katliamını Hocalı'da Azerbaycanlı kardeşlerimize/soydaşlarımıza karşı yapmıştır!

Hiçbir suçu ve günahı olmadığı halde Azerbaycanlı kardeşlerimiz/soydaşlarımız ermeniler tarafından katledilerek, soykırıma uğrayarak şehit edilmişlerdir.

Azeri Türklerine yani soydaşlarımıza/kardeşlerimize karşı yapılan haince katliam ve soykırım, aslında Türklüğe karşı yapılmış bir katliamdır ve Türk oldukları için soykırım gerçekleşmiştir!

Soydaşlarımıza/kardeşlerimize karşı yapılan katliama ve soykırıma Türkiye ve Türk milleti haricinde kimse sesini çıkarmazken, tepki koymazken, müdahalede bulunmazken, sadece MHP ve Ülkü Ocakları Türkiye ve Türk milleti adına sesini yükseltmiş müdahalede bulunmuştur.

Tüm insalığın gözü önünde Azerbaycanlı kardeşlerimize ve soydışlarımıza karşı soykırım işleyen ermeniler, ummadık bir olay ile karşılaşmıştır!

Merhum Başbuğ Alparslan Türkeş, Azerbaycan – Ermenistan arasındaki savaşın kaderini değiştirecek bir Özel Tim kurarak, Azerbaycanlı soydaşlarımızı ve kardeşlerimizi ermenilerin zülmünden koruma amaçlı Azerbaycana göndermiştir.

Kurulan 500 kişilik ''Rüzgar Birliği'' adını taşıyan Özel Tim Azerbaycana gönderilmiş, bu 500 kişilik Özel Tim özel insanlardan seçilmiş, içinde Asker ve Ülkücüler bulunmuştur. Özel Tim'de bulunanlar tamamen gönüllü olarak katılmış ve Tim'in komutanlığını ise Ülkücü hareketin önde gelen isimlerinden Yusuf Ziya Arpacık yapmıştır. Rüzgar Birliği, Azerbaycan'da 1992-1994 seneler arasında bulunmuştur.

Ayrıca MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli beyin liderliğinde maddi ve manevi desteklerde devam etmektedir. Türkiye'de siyasi parti olarak MHP ve Sivil Toplum Kuruluşu olarak Ülkü Ocakları, yurt dışında ise Avrupa Türk Konfederasyonumuzun bünyesindeki Türk Federasyonlarımız başta Azerbaycan/Karabağ olmak üzere bütün Türk dünyasına Kurban bağışları dahil olmak üzere maddi ve manevi desteklerini sürdürmektedirler.

Milliyetçi Ülkücü Hareket herzaman soydaşlarının sözü ve umudu olmuş ve olmaya devam etmektedir. Yüzünü Türk dünyasına çeviren ve esir altındaki Türkleri hürriyetlerine kavuşturmak için mücadele eden yegane parti Milliyetçi Hareket Partisi ve Sivil Toplum Kuruluşu olarakÜlkü Ocakları'dır.

Dönemin Başbakan'ı Erdoğan ve siyasi iktidar AKP, Ermenistan ile sıcak ilişkiler kurarak hatta daha ileri gidip özür dilemeye kadar getirerek, Türkiye'nin ermenilere yüklü bir tazminat ödemesi için kapıyı aralamıştır.

Ancak unutulmamalıdır ki, Türk ümitsiz ve sahipsiz değildir. Türkün olduğu her yerde ocak ve teşkilat bulunmaktadır. Zira Milliyetçi Hareket Partisi ve Ülkü Ocakları vardır.

Ne diyor MHP Lideri Devlet Bahçeli;

"Hocalı Türk’ün öz yurdudur ve Türk’tür.

"Hepimiz Ermeni’yiz" beyanıyla milletini ve vatanını inkar etmiş köksüzlerin bunu anlaması zaten beklenmeyecektir.

Onlar her fırsatta döviz ve pankart açıp Ermeni çetelerine isimlerini yazdırmaya devam etsinler. Yıllardır yaptıkları da budur.

Biz de Türk milletinin tarafında, Turan coğrafyasının safında tarihi doğruları eğmeden bükmeden, hiçbir korkuya kapılmadan haykıracak, zulme ortak olanlarla son nefesimize kadar mücadele edeceğiz."

Yazıma son verirken 26 Şubat 1992 tarihinde ermeni çeteleri tarafından gerçekleşen 20. yüzyılın en vahşi katliamı ve soykırımı sonucu şehit edilen Azerbaycanlı kardeşlerimizi/soydaşlarımızı rahmet ve minnetle anıyorum. Ruhları şad, mekanları cennet olsun.