“Doğrulup gürlüyorsun yeryüzünde yeniden

Her silkinen, kalkılan, kurtulan ulusla sen.

Tıpkı ilk sesin gibi Samsun’dan Amasya’dan

Son sesin yükseliyor Afrika’dan, Asya’dan.”

Demiş şair Behçet Kemal Çağlar.

Ne de güzel demiş…

Şimdi bu dizeleri okudum ya yüreğime düştü, Kızılelma ülküsü ile bu toprakları bize armağan eden Atam…

Gözlerimi kapasam, ellerimden tutsa Bandırma Vapuru’ nda denizin kokusunu içime çekebilir miyim?

İzmir’in dağlarında çiçek toplarken beraber, heyecandan gözlerinin içine bakabilir miyim?

Bozkırın bağrında bir çınar ağacına kurulmuş salıncakta gökyüzüne uçursa beni o anki mutluluğu bir ömür saklayabilir miyim?

Ona olan minnet borcumu, bizlere armağan ettiği bu vatana kendimi feda ederek ödeyebilir miyim?

Sen Kızılelma’nın bu vatanda vücut bulmuş tek örneğisin.

Bizler ancak senin izinden gelebiliriz…

Seni düşünerek ve en sevdiğin türkü Çalın Davulları’ yı dinleyerek başlıyorum satırlarıma…

*

Gündem öyle yoğun ki. Nereden başlayacağımı bilemedim.

Mezopotamya’ da müthiş bir küresel oyun var.

Özellikle savunma sanayi projeleri üzerinde.

Ardından gelecek bumerang cehenneminde bizi neler bekliyor acaba?

*

Bu haftaya bomba gibi düşen kare Güney Kore ve Kuzey Kore liderlerinin bir araya gelmesi oldu. Liderler Kore Yarımadası'nın nükleer silahlardan tamamen arındırılması için birlikte çalışma sözü verdi, Kuzey Kore ayrıca Punggye-ri nükleer tesisini kapatmayı planladığını açıkladı.

Bir baktık ertesi günlerde Netanyahu, İran’ın nükleer silah üretmek için gizli bir program üzerinde çalıştığını iddia etti. İran nükleer programı ile ilgili 183 CD’ de 55 bin sayfa gizli bilgiye ulaşıldığını açıkladı. Üstüne bir de ABD, İsrail Hava Kuvvetleri’nin Suriye’de İran’ın İsrail’e saldırmak için naklettiği füzeleri vurduğunu öne sürdü. Esad rejimi bu konuyla ilgili bir açıklama yapmadı.

Tahran ve Halep arasında ulaşım ve nakliye için kullandıkları Halep uluslararası havaalanında bulunan İranlı milisler, ABD’nin Ürdün üslerinden başlatılan 9 Balistik füze ile vurulunca ortalık iyice kızıştı. İran tabi ki sessiz kalmadı. “Tahran’ın karşılığı sürpriz bir şekilde olacaktır ve siz bundan pişman olacaksınız.” dedi.

BAE, Fas’ın İran’la olan ilişkilerini koparmasını destekledi, Fas Tahran’daki elçiliğini kapattı.

*

 IKBY, İran’dan Pervezhan Sınır Kapısı’nda Bağdat’ın da onayıyla serbest ticaret bölgesi oluşturmak istediğini dile getirdi. Erbil’de görüşmeler jet hızıyla başladı, İran Sanayi, Maden ve Ticaret Bakanı IKBY’ nin İran için çok önemli bir ticaret merkezi olduğunu dile getirdi. Ve son zamanlarda Irak’ta şüpheli suikast girişimleri hızla artmaya başladı, 12 Mayıs seçimleri gergin geçecek gibi…

Menbiç’ te Sacur Çayı bölgesinde Fransız ve ABD askerleri sürekli ortak devriye gezmeye başladı. Fransa Menbiç’ in kuzeyine askeri üs bölgesi kurmaya başladı, TSK ile ÖSO Menbiç’ te ortak operasyon yapmasın diye bölgede ciddi bir şekilde konuşlanmaya başladı.

İngiliz denizaltıları Suriye’yi vurmak üzere füze menzilleri gönderdi. Duma’ daki kimyasal saldırıları yapan rejimi ABD-Fransa-İngiltere ortak harekatla Tomahawk füzeleri ile vurdu.

Almanya savunma sanayisi çöküşe geçti. Ne kadar doğrudur bilemeyiz, uluslararası projelerin iptal edilme durumu var.

*

Peki Türkiye bu kısır döngünün neresinde?

Türkiye Rusya’dan S-400 füze savunma sistemini satın alacağını ilan ettiğinden beri ortalık adeta yangın yeri. ABD sürekli bu durumdan endişe ettiğini dile getirmeye başladı. İngiltere, Türkiye ile Rusya’nın bu denli bir anlaşmaya varmasının NATO’yu kaygılandırması gerektiğini söyledi.

Fransa ise birden yönünü 25 Nisan’da ABD’ye çevirdi, İran’ın nükleer programı kontrol altına alınmalı Türkiye ve Rusya’da buna dahil olmalı dedi. Özellikle DAEŞ sonrası yeni bir Suriye oluşturulması gerektiğini, ABD’den başka bölgede kimseden yardım istenilemeyeceğini, Putin’in oyunlarına kukla olup bölgeyi İran ve Esad’a bırakılamayacağını dile getirdi.

Ve bugün her yerde son dakika: ABD Suriye’de DAEŞ’ le mücadeleyi hızlandırma kararı aldı…

*

Yunanistan, 16 Nisan’da Ege’deki bir kayalığımıza bayrak dikti ve iki ülke arasında resmen kriz patladı, o zamandan beri gerginlik devam etmekte.

 Ermenistan’da asker sokağa indi, başbakan Sarkisyan istifa etti, parlamento kurulamadı, muhalif lider Peşinyan başbakan seçilse bile ülkenin 2020 senesine dek toparlanamayacağı söyleniyor.

Neden bu iki ülke birden karıştı dersiniz?

S-400 füze sistemleri Rusya’dan satın alınırsa Yunanistan ve Ermenistan sınırına kurulacak buna dair bir kısıtlama yok. Fakat ABD ve AB  savunma alanındaki silahların konuşlandırılmasında bazı kısıtlamalar koyuyor özellikle Yunanistan ve Ermenistan sınırını koruyarak...

Anlaşmaya göre S-400 füze sistemlerinin Türkiye’ye teslim edilmesi ise 2020 senesinde olacak…

*

Türkiye bu kısır döngünün asıl sebebi…

Bizi sadece Kızılelma ülküsü kurtarabilecek bu çıkmazdan.

Büyük çerçeve sizin de gözünüzde oluşmaya başladı mı?

Vallahi ben uyku nedir bilmez oldum, çerçevenin sadece rengini görmeme rağmen…

İçindeki resmi görmeye zihnim yeter mi bilmiyorum…