KURTLAR, YARALANDI MI YOKSA?
Hayır, hayır.
Olmaz, olamaz!
Kurtlar yaralanamaz.
Yaralanmak benim görevim.
Acı çekmek benim görevim.
Sizin değil…
*
“Sen kurt değil misin, bize ne diye sitem edersin ki?” diyeceksiniz.
Ben bir börüyüm…
Sürüyü koruyan ama sürüden uzak durması gereken, Tanrı Dağları’nın eteğinde bir başına gezen o ıssız kurt…
Ben sizleri ancak dualarımla ve yazılarımla koruyabilirim.
Hepiniz biliyorsunuz ki ne silahım var ne de arzım…
*
Duydum ki bağrınıza acılı bir ok saplanmış ve derin yaralar açmış.
Kim mi söyledi bana bunları?
Hiç kimse.
Yaranızdan akan kan, kalemime mürekkep olunca haberim oldu…
*
Çakallar her tarafta diyen sizdiniz.
Puslu havalarda keskin adımlar atmayı bana siz öğrettiniz.
Çakallar sarınca her yanımı, puslu gecelere nasıl uluyacağımı bana siz öğrettiniz.
Hani, neredesiniz?
Söz vermedik mi birbirimize?
Yaralarımızdan akarken oluk oluk kan, puslu gecelerde buluşacaktık hani?
Puslu gecelerde, ayazın tam göbeğinde bekledim ben.
Gelmediniz.
Kan kaybından yitip gitmek mi istersiniz?
Yalnızız diye serzeniş edip susmak mı istersiniz?
Siz bana böyle öğretmediniz…
*
Sığamadık.
Memleketin dört bir yanına sığamadık.
Leyli leyli dolandık durduk vatan toprağının her zerresinde de yine de sığamadık…
Çok zormuş çok…
Çakalların sırtımıza attığı zehirli oklarla hayata tutunabilmek…
Yeni yeni öğreniyorum ben de.
Hayret ediyorum sizlere.
Bu nasıl bir sabır diye…
*
Asya’nın bozkırında atlarımızı sürelim mi yine?
Hatırladınız mı?
Kızılelma hayali ile beklediğim o amansız günleri?
Ne yaparsam yüzünüz güler mesela?
Bir türkü yakayım mı? Yayık ayranla çomaç yapayım mı? Kıl çadırın tozunu alayım mı?
Deyin hele bana…
Yeter ki “Yaralanmadık.” Deyin.
Ben yaralanırım.
Ben susarım.
Bütün zehirli oklar bana gelsin razıyım.
Gelsin ki bu zehir parmaklarımdan aksın…
Çünkü ben ne savaşmayı bilirim ne de at binip kılıç kuşanmayı.
Sadece vatan için çekilen ızdırapları ağıtlarımla yakarım sonra da deli divane dolanırım.
Yeter ki kurtlar yaralanmasın, yeter ki kurtların bağrı sızlamasın…
Ben çektiğim her cefaya razıyım.
Vatan her daim sağ olsun, yüksek yerlerde açan çiçeğim huzurla uyusun.
Ben çekeceğim her cefaya hazırım.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.