Kendi özel menfaatleri ve iktidarını sürdürebilme hesapları her şeyin önündedir. Bu uğurda feda edilemeyecek hiçbir şey, hiçbir değer yoktur.

İçeride kendilerinden olmayan, kendileri gibi düşünmeyen, kendilerini onaylamayan herkesi yok saymışlardı. Dışarıda da yok saymaya çalıştılar.

Kopan ekonomik ilişkilere bağlı olarak ödediğimiz bedeller daha ağırlaştı ve can yaktı. Turizm nerdeyse çöktü.

Türk milleti nasıl bir duruma düşürüldüğünü, kandırıldığını, aldatıldığını, kuşatıldığını anladı. Her anlamda bedel ödemeye başladı.

Savaşın eşiğine gelmediğimiz bir tek komşumuz kalmadı. Türkiye'yi bütün dünyada derin bir yalnızlığa itip itibarsızlaştırdılar.

AKP'nin Esad ve Sisi'yle barışmak için resmi olmayan özel temsilcileri devreye soktuğu iddia ediliyor.

İş çığrından çıkmıştır. Bir iktidar var, ama ülke yönetilmez durumdadır. Herkes son derece gergin ve ümitsizdir.

Başbakan AKP'nin yanlışlarını, yetersizliklerini, günahlarını muhalefete yükleme uyanıklığı olduğunu saklayamıyor.

Bir taraftan Suriyeliler üzerinden oy hesabı yapıyor, diğer taraftan MHP ile HDP'yi kullanıp, ülkücü ve milliyetçilerin aklıyla alay ediyor.

Bugüne kadar bütün söylediklerinde haklı çıkan, bütün tespitleri yerini bulan Sayın Devlet Bahçeli'nin hakkını teslim ederdiniz.

Neresinden bakılırsa bakılsın AKP kontrolü kaybetmiş durumdadır. Dışarıda akıl almaz bir teslimiyet gösteriyor.

AKP, bozuk düzeni onaylamayan herkesi yok saymaya, elinden geleni yaparak sindirmeye ve neredeyse hayat hakkı dahi tanınmamaya devam ediyor.

AKP kutuplaşmayı, gerginliği ve çatışmayı artırarak tabanını angaje tutarak ayakta kalmaya çalışıyor. Bu böyle gitmez.

Adın gibi Devletsin, adın gibi vatansın, adın gibi bayraksın, adın gibi haksın hukuksun, adın gibi cansın canansın. Onun için diyoruz ki, devlet gibi devlet adamı olan, Sayın Devlet Bahçeli Allah seni bu milletin başından eksik etmesin.

Zakir TOPDUR